Palomar Fraksiyonel Lazer ile Yeni Bir Yüz…
Yazar Altuğhan Cahit Vural • Plastik Rekonstrüktif Ve Estetik Cerrahi Uzmanı • 14 Haziran 2017 • Yorumlar:
- Palomar Fraksiyonel Lazer ile Yeni Bir Yüz…
Cilt yaşlanması diğer organlardan farklıdır. Cilt sadece içten değil, dıştan da yaşlanır. Vücudunuzun en büyük organını, cildinizi diğer organlardan ayıran başlıca fark onun dış etkilere de açık olmasıdır. Kalbiniz, karaciğer veya akciğeriniz dış ortamın ısısından ya da nem değişikliklerinden habersizdir. İç organlar havanın yağmurlu, karlı, rüzgarlı, kuru veya rutubetli olmasından etkilenmezken, cildiniz bütün bu değişimlerin tam ortasında kalır. Hem içten hem dıştan yaşlanır. İç dünyanızın dışında hava kirliliği, fabrika dumanları, endüstriyel buharlar, sigara, egzoz gazları da cildinizi etkiler.
Araştırmalar, yaşlanmaya bağlı cilt sorunlarının %80-90′ının çevresel zararlardan meydana geldiğini gösteriyor. Genetik faktörler ve diğer içsel etkenlerde önemli ama onların gücü %20′yi geçmiyor. Eğer etkin bir “yaşlanma yavaşlatıcı program” uygulamak istiyorsanız çevresel yaşlanmayı öğrenmeli ve önlemeyi iyi bilmek zorundasınız. Çevresel faktörlerin oluşturduğu cilt yaşlanmasını nasıl önleyeceğiz sorusu yanıtlanması gereken en önemli problemdir. Bu sorunun alt başlıklarına güneşten koruyucu önlemleri, sigara içmeyi ve vücudunuzun antioksidan kapasitesini yükseltmeyi eklemeniz gerekiyor.
Peki tüm bunları yapabiliyor muyuz tabi ki de cevabı birçoğumuz için Hayır. O zaman cilt yaşlanması özellikle yüz bölgesinde dramatik olarak belli oluyor. İşte bu noktada artık yüzün tazelenmeye ihtiyacı var. Birçok yenilenme tekniği içinde göze batan yeni bir lazer teknolojisinden bahsetmek istiyorum. Palomar Fraksiyonel Lazer. Yüzde soyulmaya neden olmadan gençleştirme yapan bir teknoloji. Fraksiyonel yani parçalanmış lazer ışıkları cilde birçok noktadan giriyor ve cildin yüzeyinde hiçbir travmaya yol açmıyor. Bu sebeple yaz kış rahatlıkla uygulanabildiği için diğer tüm lazer teknolojilerinden farklı.
İşlem esnasında çok ağrı olmuyor sadece küçük bir iğne batması gibi basit geçiştirilebilen bir ağrı. Hemen işlemden sonra günlük hayatınıza geri dönebilmenizde işin diğer ferahlatan tarafı. Aslında bir ısı kaynağına maruz bırakarak, cildin kendi kendisini yenilenme prensibine dayanan gençleştirme yöntemi oldukça eski bir tarihe sahip. Orta asya’da Türklerin, yüzlerini mum ışığıyla gençleştirmeye çalıştıklarını anlatıyor. Lazer ışınları da işte bu prensiple çalışıyor. Karbondioksit ve Erbium lazerler cilt yenileme amacıyla yıllardır kullanılıyor. Ancak bu iki tipteki lazer de başarılı sonuçlar vermelerine rağmen, hastanın bir süre (karbondioksit yaklaşık 1 hafta, Erbium 3-4 gün) toplum içine çıkamayacak kadar kırmızı bir ciltte dolaşmasına yol açmaları. İşte tüm bu dezavantajlar yeni tip Palomar Lazer ile artık hayatımızdan çıktı.
Siz de yüzünüze bir şey yaptıramamaktan şikayetçiyseniz Palomar Lazer ile 20 dk da daha genç bir yüze kavuşabilirsiniz.