Panik Bozukluk Nedir?
Kaygıyı genel olarak tanımlayacak olursak kişinin tedirgin, huzursuz, korkulu ve tetikte olma durumudur. Her insanda farklı görünebilmektedir, genelde ufak gerginlikle başlar ve panik durumuna kadar gidebilir bu durumun şiddeti her bireyde farklıdır. Kaygının fiziksel belirtileri de vardır ve insanı oldukça rahatsız edebilmektedir. Kaslarda gerginlik, mide yanması, terleme, baş dönmesi, titreme, nefes alış veriş hızının artması gibi durumlar fiziksel belirtilerdir. Kaygı kişilerin gündelik yaşamını oldukça etkilemektedir, bu durum bazen insanın işine yararken kaygı bozukluğu olduğu durumlarda hayatı oldukça olumsuz yönde etkilemektedir. Kaygı bozukluğuna bir örnek verecek olursak; Normal kaygı gece vakti ıssız ve karanlık bir sokakta yürüyen birini hızlıca evine gitmesini ve güvende olmasını sağlar fakat kaygı bozukluğu olan birinde gündüz vakti ve herkes dışarıdayken eve gitmesine sebebiyet verebilir ve bireyin işlevselliğini oldukça etkiler.
Birçok kaygı bozukluğu türü vardır bu kaygı bozuklularından biri panik bozukluktur. Panik bozukluğu olan bireyler tekrarlayan panik ataklar sonrasında tekrar panik atak yaşayacakları kaygısı yaşarlar. Panik atak yaşayan bireylerde yüksek düzeyde kalp çarpıntısı, sıcak basması, kontrolü kaybetme hissi, çıldıracağını düşünme, mide bulantısı, nefes alıp vermede güçlük, bayılacakmış gibi olma, titreklik, karıncalanma, uyuşma gibi durumlar oluşabilir. Panik atak bireylerde hızlıca başlar ve kısa sürede tepe noktasına ulaşır genelde 30 dakikan az sürer.
Panik bozukluk bedensel belirtilerin katastrofik yorumlaması ile meydana gelir. Bu yanlış kanılar, duyumlarda ve fiziksel belirtilerde artmaya yol açarken bir sorun oluşturarak yeni panik atakların meydana gelmesine sebep olurlar. Panik atak sadece anksiyeteden meydana gelen bir durum değildir. Fazla kahve içilmesi, düşük düzeyde heyecanlanmalar sonucunda birey bu belirtileri yanlış yorumlama sonucunda panik atak yaşayabilir. Sonuç olarak, koşullanmış uyaranlar sayesinde koşullanmış cevaplar meydana gelmektedir. Diğer bir deyişle, panik bozukluğa sahip bireylerde “korkudan korkma” meydana gelerek, bu belirtilere daha fazla yoğunlaşmakta ve bunun sonucunda da agorafobi, kaçınma ve kaçma meydana gelmektedir.