Panik Bozukluk
Yazar Gülçin Sanlı • Psikolog • 2 Şubat 2022 • Yorumlar:
Panik bozukluk, beklenmedik panik ataklar ile karakterize olan bir tür kaygı bozukluğudur. Panik atak ise çarpıntı, terleme, titreme, nefes darlığı, uyuşma ya da kötü bir şeylerin olacağı hissini içeren ani korku nöbetleri (APA, 2013) olarak tanımlanmaktadır.
Korku dış dünyadan gelen, gözle görülür somut bir tehdit durumuna karşı verilen en ilkel duygusal tepki iken (Oltmanns ve Emery, 2015); kaygı ise yaşanılan travmalar sonrasında oluşan ‘ilkel korkuların bellek izleri’ olarak ifade edilmektedir
şağıdaki belirtilerden en az dördünün (ya da daha fazlasının) birden başladığı ve 10 dakika içinde en yüksek düzeyine ulaştığı, ayrı bir yoğun korku ya da huzursuzluk döneminin olması:
-
Çarpıntı, kalp atımlarını duyumsama ya da kalp hızında artma olması
-
Terleme
-
Titreme ya da sarsılma
-
Nefes darlığı ya da boğuluyor gibi olma duyumları
-
Soluğun kesilmesi
-
Göğüs ağrısı ya da göğüste sıkıntı hissi
-
Bulantı ya da karın ağrısı
-
Baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş ya da bayılacakmış gibi olma
-
Derealizasyon (gerçek dışılık duyguları) ya da depersonalizasyon (benliğinden ayrılmış olma)
-
Kontrolünü yitireceği ya da çıldıracağı korkusu
-
Ölüm korkusu
-
Paresteziler (uyuşma ya da karıncalanma duyumları)
-
Üşüme, ürperme veya ateş basmaları
- Sevilen birinin kaybı ayrılma ya da endişe verici diğer durumlar panik bozuklukların oluşumunda etkilidir (Kurtz, 2012). Bunların yanı sıra panik bozukluğun psikodinamik temelinde ayrılık anksiyetesi, savunma stilleri, bağlanma biçimleri gibi etkenlerin rolü olabileceği düşünülmektedir (Çeçen, 2015). Psikolojik faktörler, fazla sorumluluk alma hissi, çevresel faktörler ve yaşam evreleri de panik bozukluğun oluşmasında etkilidir
-
Panikler kişinin geçmiş yaşantı ve deneyimlerinden bağımsız değildir.