Psikolojik İlk Yardım
Yazar Damla Kankaya • 5 Ağustos 2024 • Yorumlar:
Psikolojik ilk yardım afetler gibi bireysel ya da toplumsal düzeyde olumsuz etkilere sebep olan herhangi bir olay sırasında ya da sonrasında gerçekleşen bir çeşit erken dönem psikososyal destektir. Öncelikli odağı özellikle çok sayıda bireyin etkilendiği olaylarda kişinin fizyolojik ya da psikolojik ihtiyaçlarını tespit etmektir ve bu ihtiyaçları karşılamaktır. Bu yardım çalışmasındaki ana amaçlar ise bireylere yaşanan olay sonrası oluşabilecek stres reakisyonları konusunda yardımcı olabilmek, olağanlaştırmak ve stabilizasyona destek olmak, olağan yaşam akışına geri dönmeyi kolaylaştırmaktır. Ayrıca oluşan travmatik olayların uzun dönemdeki etkisini azaltmak da ana sebepleri arasında sayılabilir.
Travmatik yaşam olayları farklı şekillerde meydana gelir ve bireylerin gösterdiği psikolojik tepkiler farklı düzeylerdedir. Araştırmalar gösstermiştir ki psikolojik ilk yardım uygulamalarının, travmatik olay sonrası riskin azaltılması ve dirençliliği artırdığı gözlemlenmiştir. Psikolojik ilk yardım sekiz temel adımda uygulanmaktadır. Yetişkinlerde, ergenlerde ve çocuklarda kullanılabilir olması ile travma ve afet çalışmacılarına geniş bir uygulama alanı sağlamaktadır.
Yaşanan travmatik olay sonrasında psikososyal destek anlamında akut dönemde temel ihityaçların, güvenliğin sağlanması ve travma bakımı olarak adlandırılan psikososyal desteğe ağırlık verilerek psikolojik ilk yardım sağlanmasıdır. Orta vadede ise bireye psikoeğitim, paylaşım gruplarına katılabilmek gibi alternatiflerin sağlanması gereklidir.Son olarak uzun vadede ise kişi bireysel olarak ilerleyen bir terapi programının içinde bulunmalıdır.
Gispen ve Wu’ya (2018) göre, psikolojik ilk yardım çalışmalarının tüm sağlık çalışanları tarafından da bilinmesi çok önem arz etmektedir. Ayrıca psikolojik ilk yardım kısa sürede öğrenilebilen ve uygulanma imkanı da sunmaktadır. Psikolojik ilk yardım uygulamalarının nasıl, hangi ortamlarda ve kimler tarafından gerçekleştirilebileceğine dair temel prensipler, çeşitli ulusal ve uluslararası kuruluşlar tarafından yayımlanan kılavuzlarda belirtilmektedir. Bu klavuza göre temel prensip “bak, dinle, ilişkilendir ve yönlendirdir” bu sayede herhangi bir tedavi unsuru içermediği için yalnızca ruh sağlığı profesyonelleri tarafından uygulanan bir yöntem olarak kurgulanmamıştır (Dünya Sağlık Örgütü 2011). Klavuzların bir çoğunda eğitimini alan herkesin psikolojik ilk yardım uygulayabileceği belirtilmektedir.
Psikolojik ilk yardım çoğu zaman olay yerinde, afet bölgesinde ya da etkilenen bölgede anında ya da hemen sonrasında uygulanır. Farklı klavuzlardan yardım alarak psikolojik ilk yardımın uygulanışı için temel bir model oluşturmak gerekirse bu modeli üç aşamada inceleyebiliriz. Bu aşamalar uygulama için hazırlığın yapılması, ihtiyaç ve taleplere yönelik önceliklendirmeyi sağlayacak psikolojik triyajın gerçekleştirilmesi ve 8 basamaklı psikolojik ilk yardım modelinin uygulanmasıdır.
Hazırlık aşaması hem psikolojik ilk yardımı yapacak kişinin kendisi hem de yardım edilecek kişiye doğru ve düzgün bir yaklaşım sergileyebilmek için önemli bir ilk adımdır ve iki adımdan oluşu. Bunlar görev alacak kişinin kendini “Daha önce benzer nitelikle bir olayda görev aldım mı?” gibi sorularda değerlendirmesini kapsayan bireysel hazırlık ve “Gerçekleşen olayla ilgili yeterince bilgi sahibi miyim? Ne oldu? Ne zaman oldu? Kaç kişi etkilendi? Olayın bilinmesi gereken başka yönleri var mı?” gibi sorularla öz değerlendirme yapılan olaya özgü hazırlık aşamalarıdır.
Yaşanan travmatik olay sonrası her birey farklı şekillerde ve farklı yoğunluklarda reaksiyonlar gösterir. Triyaj aşamasında ise etkilenme düzeyi yüksek ve şiddetli psikolojik tepkileri bulunan kişileri ayıklama, önceleme ve bu sayede mümkün olan en fazla sayıda bireye, en hızlı ve etkili yardımı sağlama girişimi olarak tanımlanabilir.
Son aşama olan sekiz basamaklı psikolojik ilk yardım modeli ise; ilk yardım sağlayıcısı ve etkilenen kişi arasındaki ilişkinin kurulmasını temsil eden “ilişki ve bağ kurma” adımı, psikolojik illk yardım sağlayıcısının kişiyi can güvenliği ugulamalrının uygulanabileceği bir alana götürülmesini kapsayan “güvenlik ve rahatlamayı sağlama” adımı, bireyleri yeniden psikolojik olarak stabil duruma döndürmek için stabilizasyon tekniklerinin kullanılmasını kapsayan “dengeleme” adımı, bireyin ihtiyaçlarının belirlenmesini yansıtan “bilgi edinme” adımı, bilgi edinme aşamasında tespit edilenler ışığında bireylerin ihtiyaçlarının giderilmeye çalışıldığı “temel ihtiyaçlar konusunda yardımcı olma” adımı, etkilenen bireylerin sosyal destek almalrını sağlayıp bu mekanizmayı harekete geçirmeyi amaçyalan “sosyal destek” adımı, etkilenen kişilerin çeşitli konularda bilgilendirilmeleri adına “bilgilendirme” adımı ve son olarak psikolojik ilk yardım sağlayıcısının etkilenen kişi için çok yönlü bir psikososyal müdahale adına diğer kişi ve hizmetlerle ilişkilendirilmesini sağlamayı amaçlayan “İş birliği kurulabilecek diğer hizmetlerle ilişkilendirme” basamaklarından oluşur.
Sonuç olarak, psikolojik ilk yardım teknikleri yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Fakat yapılan bazı çalışmalar göstermiştir ki psikolojik ilk yardım uzun vadede stres semptomlarının gelişmesini durdurmamaktadır. Böyle bir etkinin gözlemlenmesi için daha önce bahsedilen uzun vadede bireysel bir terapi almanın önemi görülmektedir. Fakat bireyin akut dönemdeki semptomlarını azaltmak, olağan yaşam akışına dönme sürecini daha kolay bir hale getirmek adına psikolojik ilk yardımın büyük bir yardımı bulunmaktadır.
Uzm. Klinik Psikolog Damla KANKAYA SÜNTEROĞLU