Reaktif Hipoglisemi Üzerine
Yazar Sinan Altıner • Endokrinolog Ve Metabolizma Hastalıkları Dokt • 10 Ağustos 2017 • Yorumlar:
Reaktif hipoglisemi, bir yemeğin tüketilmesi üzerine pankreasın gereğinden fazla insülin salgılayıp kan şekerinde aşırı düşüşe yol açması durumudur. Hipoglisemi (kan şekerinin düşmesi) bazı bireylerde, besin tüketilmediği durumlarda da kendiliğinden de gerçekleşebilir. İnsülin direnci (aç ve/veya tokken normalden yüksek insülin seviyesi) reaktif hipoglisemiye neden olan başlıca bozukluk olsa da, hipotiroidizm (tiroit bezinin yavaş çalışması), böbreküstü bezi yetmezliği ve karaciğer yetmezliği de reaktif hipoglisemiye neden olabilir ya da reaktif hipoglisemi olan birinde durumu ağırlaştırabilir.
Reaktif hipoglisemi çoğu durumda yüksek miktarda rafine şeker ve karbonhidrat tüketildiğinde tetiklenir. Bu besinler, tüketilen her besin gibi, sindirildikten sonra emilir ve kana karışır. Ancak, reaktif hipoglisemiye yatkın olan bireylerde, bu söz konusu besinler tüketildiğinde kan şekerinde hızlı bir artış gerçekleşip pankreasça yüksek miktarda insülin salgılanır. Fazla insülin de kan şekeri düzeyini normalin altında değerlere düşürür. Bu da adrenalin, büyüme hormonu, kortizol ve glukagon gibi kan şekerini yeniden normale yükseltmeye yarayan hormonların salgılanmasına neden olur. Bu döngü defalarca gerçekleştiğinde kan şekerinin dengesi gittikçe bozulur.
Reaktif hipoglisemi çeşitli belirtilerle ortaya çıkabilir. Bu belirtiler kişiden kişiye değişebileceği gibi, bir kişide de zamanla değişiklik gösterebilir. Bir grup belirti, kan şekeri düştüğünde adrenalin salgılanması sonucu oluşan belirtilerdir: çarpıntı, panik, kaygı, titreme, terleme ve karın ağrısı gibi.
Bu adrenaline dayalı belirtiler yanında, beyine yeterince şeker ulaşmaması durumunda oluşan ikinci grup belirtiler de ortaya çıkabilir: yorgunluk, baş ağrısı, halsizlik, hafızada geçici zayıflık, kafa bulanıklığı ve sara nöbeti gibi. Ayrıca, uykusuzluk, sinirlilik, kas ağrıları, depresyon ve sindirim bozuklukları gibi kronik şikayetler de reaktif hipoglisemi olan bireylerde görülebilir.
Reaktif hipogliseminin en önemli tedavi yolu beslenmede yapılacak değişikliklerdir. Beyaz ekmek ve hamur işi (beyaz undan yapılan) gibi rafine karbonhidratlardan oluşan besinler kısıtlanmalı, ve mümkünse, tamamen bırakılmalıdır. Ayrıca kafein ve alkol tüketimi de bazı kişilerde reaktif hipoglisemi belirtilerini ağırlaştırabildiği için sınırlanmalıdır. Reçel, marmelat, bal, pekmez, meyve suları ve kola da yüksek miktarda işlenmiş veya işlenmemiş şeker içerdikleri için bunların da tüketiminin azaltılması gerekir. Her ne kadar özellikle meyvelerde bulunan fruktoz (meyve şekeri), kan şekerini ve insülin salgılanmasını glukoz kadar etkilemese de, uzun vadede şeker hastalığına (diyabet) ve komplikasyonlarına yol açabilir. Bunun için fruktoz tüketimi de sadece reaktif hipoglisemi için değil, genel sağlık açısından kısıtlanmalıdır. Bir birey, kendisinde reaktif hipoglisemi olup olmadığını doktora danışarak öğrenip, tanı ile tedavi yöntemlerini doktoruyla birlikte uygulayabilir.