Sacrococcygeal Pilonidal Sinus (Kuyruk sokumunda yerleşmiş kıl dönmesi hastalığı)
Yazar Oğuz Uğur Aydın • Genel Cerrah • 22 Kasım 2017 • Yorumlar:
Pilonidal sinüs kuyruk sokumunda, cilt altında yuvalanmış kıl yumaklarının sebep olduğu iltihabi bir hastalıktır
Kıl dönmesinin tedavisi nedir?
Tek geçerli tedavisi ameliyattır. Bazı kaynaklarda ameliyatsız tedavi olarak sözü edilen yöntemlerin; (fenol vb) başarı oranı yüksek değildir. Tekrar tekrar uygulanması gerekir. Hastaların yaklaşık yarısında bu işlemlere rağmen hastalık devam eder.
Tedavi edilmezse ne olur?
Kıl dönmesi aslında sadece cilt ve cilt altı dokusunu ilgilendiren, iç organlarla hiçbir ilgisi olmayan, sınırlı bir hastalıktır. Ancak yerinin özelliği, oturup kalkmakla ilgili oluşu, anüse yakın kirlenmeye müsait bir bölgede oluşu, o bölgede yara iyileşmesinin zor oluşu nedeniyle sosyal hayatı etkileyen bir hastalıktır.
Hastalık kişisel hijyen yönünden giderek daha zor hale gelir. Hastalık çevre dokulara doğru yayılarak ameliyatta daha geniş bir alanın çıkartılmasını gerektirir hale gelebilir. Uzun süreli akıntı tipinde devam eden kronik hastalığın seyrinde, apse gelişirse hasta bir yerine iki ameliyat olmak zorunda kalabilir.
Apse
Eğer bir hastada kıl dönmesi, ağrı-şişlik-kızarıklık şeklinde apseli başlangıçla ortaya çıkmışsa acil ameliyat gerekir. İltihaplı alanın üzerinden yapılan kesiyle apse boşaltılır. Yara açık bırakılır, dikilmez .Yapılsa dahi yara içine irin toplayarak eski haline geri açılır. Apse boşaltılan her üç hastadan birinde hastalık kökten çözülmüş olur. Ancak her üç hastadan ikisinde hastalık süreğen (kronik) hale gelir ve ikinci ameliyat gerekir.
Hangi ameliyat Yöntemi
Ameliyatın hangi teknik ile yapılacağına doktorunuz hastalığın genişliğine göre karar verecektir. Duruma göre cilt altı bölgeye biriken sıvıyı dışarı almak için dren yerleştirebilir.
Pilonidal Sinüs Ameliyatının Alternatif Tedavileri Ve Riskleri:
• Bölgenin kazınması, dondurulması işlemi uygulanabilir.
• Lazer ışınları veya elektrikli bıçaklar ile yakılması işlemi uygulanabilir.
• Polifenol gibi değişik kimyasal maddelerin uygulanması yapılabilir.
Bu yöntemlerin tekrarlama ihtimali, cerrahi müdahaleye oranla çok daha yüksektir.
Çıkartıp- Yama Kaydırmayla Kapatma (Rhomboid Eksizyon-Fleb kaydırma)
Uzun süreli akıntıyla giden kronik pilonidal sinüs vakalarının çoğu için en uygun ameliyat tipi yarayı genişce çıkartıp yamayla onarma şeklindeki ameliyat tipidir. Önce hastalıklı doku tamamen çıkartılır. Orta hatta komşu kalça dokularından cilt ve cilt altını içeren dil biçiminde bir yama dokusu (flep) hazırlanır. Yama yana döndürülüp yara çıkartılmasından arta kalan boşluğa dikilerek ameliyat (eksizyon + flep) tamamlanır. Uzun dönem sonuçları açısından bakıldığında halen en başarılı ameliyat tekniğidir.
Çıkartıp- Açık Bırakma (Eksizyon-sekonder iyileşme)
Hastalıklı bölgenin kesilip çıkartılıp yaranın olduğu gibi açık bırakılması; kısa ve kolay bir işlemdir. Ancak yara iyileşme süresi 6-8 haftayı bulabilir. Hastalığın tekrarlama oranı %5-10’dur. Hasta açısından zahmetli bir tedavi şekli olduğu için zorunlu kalınmadıkça tercih edilmez.
Çıkartıp- Dikme
Hastalıklı bölgenin çıkartılıp yara dudaklarının karşılıklı dikildiği yöntem (eksizyon + primer onarım) az tercih edilen bir ameliyat türüdür. Nadiren, sadece küçük iltihaplarda uygundur. Ameliyat süresi 20 dk. yara iyileşme süresi 10-15 gün, ancak hastalığın tekrarlama oranı %20-30’dur.
Mikrosinüsektomi
Hastalığı çok küçük bir alanda olan hastalarda uygulanan basit ve sınırlı bir ameliyat tipidir. Hastalarının %5-10 gibi oldukça az bir kısmı için uygun olabilir. Sadece hastalığın erken evresinde, kalçalar arası çukurluğun az, kıl yoğunluğunun düşük olduğu hallerde basit bir seçenek olarak düşünülebilir. İnternet ortamında “tüm kıl dönmesi hastalarının mikrosinüsektomiyle tedavi edilebileceği” gibi yanlış bir intiba oluşturulmuştur.
Hastaların büyük bir çoğunluğu 3-4 cm veya daha geniş bir kronik iltihaplı doku alanı ile başvurmaktadır. Sadece 1-2 cm çapında bir doku parçasının çıkartılmasıyla hastaların çoğunda kalıcı bir tedavi sağlanamayacağını açıktır.
Anestezi
En çok tercih edilen anestezi yöntemi belden iğne (spinal anestezi) yöntemidir. Bu yöntem ameliyattan sonra 2-3 saat daha belden aşağısında hissizlik, ağrısızlık sağladığı için oldukça konforludur. Özel bir zorunluluk olmadıkça tümüyle uyutmaya (genel anesteziye) ihtiyaç yoktur.
Pilonidal Sinüs Ameliyatı Uygulanmazsa Neler Gelişir?
Ameliyat olmadığınız takdirde boşluk büyüyebilir ve bu büyüme sonucunda apseleşme ve apsenin değişik noktalardan cilde açılma durumu olabilir. Bu durumda acil cerrahi girişim gerekebilir. Ayrıca bu şekilde bir gecikme ileride yapılacak ameliyatta daha geniş bir doku çıkarılmasına ve ameliyat komplikasyonlarının oluşma sıklığının artmasına yol açabilir.
Uygulanacak İşlemlerin Riskleri:
Lokal Anestezi Riskleri: Uygulanan maddelere bağlı alerjik reaksiyonlar görülebilir ve bu durum hayati tehlike oluşturabilir. Ancak gelişme ihtimali çok düşüktür.
Pilonidal Sinüs Ameliyatının Riskleri, Komplikasyonları:
Aşağıda anlatılanlar bu operasyonda görülebilecek Olası riskler, komplikasyonlardır.
• Ameliyat esnasında veya sonrası kanama olabilir.
• Ameliyat yerindeki yüzeysel veya derin yapılarda enfeksiyon (iltihap) meydana gelebilir.
• Ameliyat sırasında kullanılacak koter gibi teknolojik malzemelerin sorunları çıkabilir. Bunlar koter yanığı gibi komplikasyonlara yol açabilir.
• Ameliyattan sonra ameliyat yöntemine bağlı olarak oturma ve diğer faaliyetlerinizde kısıntı yaşanabilir.
• Pilonidal Sinüs Cerrahisinin gereklerini tam yapabilmek için ameliyattaki anındaki bulgulara dayanarak daha geniş cerrahi girişim yapılmak zorunda kalabilinir. Daha fazla iz kalabilir.
• Ameliyat sırasında ameliyat yerine dren konabilir, ameliyattan sonra ameliyat yerinde iltihap veya sarı sıvı birikmesi olabilir, bu şırıngayla veya açılarak boşaltılabilir, yara açılabilir iyileşme her zaman beklenen sürede gelişmeyebilir, tekrar ameliyat gerekebilir.
• Bazı hastalarda kesi yeri iyileşme dokusu kalın ve kırmızımsı-morumsu olabilir.
• Ameliyatın yapıldığı bölgede ciltte hasarlar, cilt ölümleri gelişebilir. Bunlar pansuman tedavisi, ilave ameliyatlar ve deri nakli gerektirebilir.
• Ameliyat sırasında doktorunuz gerek duyarsa başka branştan veya kendi branşından başka doktorları da çağırarak gereken müdahalenin yapılmasını sağlayabilir. Ameliyat sırasında yandaş hastalıklar mevcut olduğunu görürse bunlara müdahale edebilir. Kararı operasyon esnasında doktorunuz verir.
Flep ameliyatı nasıl yapılır?
Kıl dönmesinde en başarılı ameliyat yöntemi; hastalıklı alanın tamamen çıkartılıp, eksilen doku yerine kalçadan yama kaydırılarak kapatma (eksizyon+flep) yöntemidir. Ameliyat süresi yaklaşık 45 dk. hastanede kalış süresi bir gündürGenellikle spinal anestezi tercih edilir.Ciltte akıntı yapan deliklerden verilen bir boya maddesiyle (mavi boya) cilt altındaki hastalıklı doku işaretlenir. Boyalı sınırlarının birkaç milimetre uzağından geçilerek, hastalıklı doku bütünüyle çıkartılır.
Çıkartılan doku genellikle baklava dilimi (eşkenar dörtgen) biçimindedir. Yaraya komşu kalça bölgesinden birkaç santimetrelik dil biçiminde bir doku kaldırılarak yama (flep) dokusu hazırlanır. Flep dokusu kullanılarak yara kapatılır. Yara iyileşme süresi 10-15 gün, hastalığın tekrarlama ihtimali %2-3’tür. Tekrarlama ihtimali en düşük yöntemdir.
Kıl dönmesi ameliyat sonrası
az. Ameliyattan çıktıktan sonra 2-3 saat daha bacaklarını hareket ettiremez. Bu dönemde vücudun alt yarısında hissizlik devam ettiği için ağrı hissetmez. Bir iki saat içinde ağızdan gıda alabilir, 5-6 saat sonra serum ihtiyacı kalmaz.. Yürüyebilir, kendi başına tuvalet ihtiyacını giderebilir. Belden uyuşturmanın etkisi bitmeden ağrı kesiciler başlanır ve 4-6 saatte bir tekrarlanır. Hastaların çoğunda önemli bir ağrı problemi yaşanmaz.. Sadece ameliyat gecesi hastanede kalınması yeterlidir.
Kıl dönmesiAmeliyat sonrası takip ve tavsiyeler
Ameliyattan sonraki sabah hasta taburcu edilir. Hastanın yürümesi, yara üzerine oturması, sırtüstü yatması serbesttir. Ancak ilk bir hafta boyunca yara üzerine uzun süreli ağırlık verilmesi, yarayı aşırı derecede gerecek şekilde davranılması uygun değildir. Tuvalete oturulabilir ve pansumanı kirletmeyecek şekilde temizlik yapılabilir.
İlk 5 gün antibiyotik ve ağrı kesici kullanılması önerilir. 3-4 gün sonra banyo yapılabilir.10 gün sonra h dikişler alınır ve hasta işine devam edebilir. Nadiren alt uçya yara iyileşmesinde zorluk ve gecikme olabilir.
İlki ameliyattan 15 gün sonra olmak üzere 3 ay boyunca her 15 günde bir tüm kalça ve anüs bölgesindeki kıllar, tüy dökücü kremler kullanılarak temizlenmelidir. Yürüyüş ve hafif eksersizlerin yapılmasında sakınca yoktur. Futbol vb. ağır sporlar 3 ay dolduktan sonra yapılabilir. Yara problemi olmadıkça uzun süreli takip gerekmez.
Pilonidal Sinüs Ameliyatı Sonrası Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar Nelerdir?
• Tuvalet ihtiyacınızı mümkün olduğunca oturmadan karşılayın. Eğer büyük tuvaletinizi yaparken yara pansumanınız kirlenirse pansumanın değiştiriniz.
• Düzenli pansuman gerekebilir.
• Taburcu olurken size verilen bilgi formunda pansuman, kontrol günleriniz ve tedaviniz belirtilecektir.
• Taburculuk esnasında ameliyat sonrası tavsiyelere uyunuz, yara yerinde kızarıklık şişlik akıntı geliştiği zaman ya da beklenmeyen durumlarda doktorunuza başvurunuz.
• İlaçlarınızı doktorunuzun önerdiği şekilde önerdiği zamanda ve önerdiği sürede alınız.