Sağlıklı Bir İlişkinin Yapı Taşları
Yazar Özlem Sanan Şenbay • Psikolog • 19 Nisan 2018 • Yorumlar:
Günümüzde ilişkilerin çok hızlı başlayıp aynı hızda bittiğine daha sık şahit oluyoruz. Fastfood gibi hızla tüketip sofradan kalkıyoruz. Ama sonra tekrar acıkıyoruz. Sevgiye, ilgiye, güven duymaya, birine ait olmaya yani bir ilişkiye ihtiyaç hissediyoruz. Sonra gelsin yeni bir ilişki....Bazen de var olan uzun süredir devam eden ilişkilerde ve hatta evliliklerde de pek çok sorunla karşılaşıyoruz. İlişkilerde sorunların pek çok nedeni olabilir ve tabi ki her ilişki, her çift ve onların yaşadıkları sıkıntı kendilerine özeldir. Ancak bazı temel konular da vardır ki başlayacak olan yada var olan ilişkinin daha sağlıklı ilerlemesine yol açar.
Partnerimizi tamamen kendisi olduğu için seçmemiz bu temel konulardan belki de en önemlisidir. Onu değiştirebileceğimiz, denetleyebileceğimiz, kontrol edebileceğimiz, sahiplenebileceğimiz hayalinden vazgeçmemiz gerekir. Bu hayalimiz gerçekçi değildir ve hayal kırıklığı ile sonuçlanır. Seçtiğimiz partnerlerimizin de kendilerine özgü yaşam biçimleri ve düşünce yapıları vardır. Kendi sınırlarımızı bilip partnerimizin sınırlarına da saygı duymalıyız.
İlişki içerisinde şüphelenmekten, kafamızda kurmaktan, başkalarıyla konuşmaktan vazgeçip partnerimizle konuşabilmeyi öğrenmemiz gerekir. Çünkü bir ilişkinin olmazsa olmazı karşılıklı güvendir. Birine, bir şeye güven duymak kendiliğinden olmaz. İletişim kanallarını sürekli açık tutmalı ve şeffaf olmalıyız. Sözel olarak saldırgan ya da suçlayan bir tarzda konuşmaya başladığımızda karşımızdaki kişi savunmaya geçer. Bu durum sağlıklı bir iletişim biçimi değildir. Sağlam bir ilişki için doğru iletişim becerileri edinmemiz gerekir.
Kendimizi tanımak sadece romantik ilişkilerimiz için değil kurduğumuz her ilişki için altın kuraldır. Nelere sevinir, nelere üzülürüz, hangi durumlar kızgınlığımızı ortaya çıkarır, neye katlanıp neye katlanamayız, hangi durumlar size uygundur, hangileri değildir kendimizi tanımak içimizde ki sorunların, inançların farkında olup ilişkilerden ne beklediğinizi bilmektir.
Kim olduğumuz ve ne istediğimizle ilgili sağlam bir fikre sahip olduğumuzda partnerimizden ve ilişkiden ne beklediğimiz konusu gündeme gelir. İsteklerimizi ve beklentilerimizi yazarak bulmaya çalışmak, daha gerçekçi ve kalıcı bir liste oluşturmamıza yol açar. Tabi ki zaman ilerledikçe bu listede ufak değişiklikler olacaktır. Ama arada bir listemize göz gezdirip temelden ne kadar sapıp sapmadığımızı kontrol edebiliriz.
Süprizlerden, ilgi ve kabul görmekten , sevginin hissettirilmesinden, anlayıştan , ihtiyacımız olduğunda şevkatten, samimiyetten ve saygıdan hoşlanırız. Zaman zaman alıngan olabiliriz, hatta neşesiz, ilgisiz, zaman zaman sevimsiz ve düşüncesiz de olabiliriz. Hatta kızgın, sinirli ve mutsuz olmakta çok insani bir durumdur. Emin olun partnerimiz içinde durum böyledir. Yani o da insandır ve her zaman duygu durumu aynı olmayabilir. Bizim hoşumuza gidecek bir çok şey olduğu gibi onunda hoşuna giden şeyler vardır.
Sorun odaklı değil de çözüm odaklı olalım. Her ilişki başlangıcında ya da ilerleyen zamanda çıkmaza girebilir, tıkanabilir. Bu durum gayet normaldir. İlişkide sıkıntılı bir dönemdeysek ve tercihimizi sıkıntının içinde kaybolarak, sinirlenerek, öfkelenerek, küserek ve intikam planları yaparak geçirme yönünde kullandığımızda kendimizi, partnerimizi dolayısıyla ilişkimizi riske atarız. Sağlıklı tercih var olan sıkıntılı durumun nasıl onarılacağı yönünde olmalıdır. Unutmayalım... Çiftler doğru davrandıklarında krizlerden güçlenerek çıkarlar.
Ve kendimizi sevelim. Kendimizi sevelim ki bir başkasını nasıl sevebileceğimizi öğrenelim. Bilmediğimiz bir duyguyu hissedemeyiz. Kendini sevmek soyut ve anlaşılması zor bir konudur. "Kendini seviyor musun?" sorusuna danışanlarımdan genellikle "tabi ki" cevabını alırım. Sonra ikinci soru gelir: "En son sadece kendin için ne yaptın" Uzun bir sessizlik. Para, zaman ve enerji harcamaya değdiğimizi kendi kendimize göstererek kendimizi sevmeye başlayabiliriz. Her gün en az beş kere kendimize" aferin "diyebileceğimiz durumlar yaratabiliriz. Özellikle kendimizle ilgili sadece olumlu ve güzel yanlarımızın olduğu bir liste çıkarıp, sık sık bu listeye bakıp kendimize pozitif bakmayı öğrenebiliriz.