Sertleşme Bozukluğu
Yazar Abidin Egemen İşgören • Ürolog • 12 Eylül 2018 • Yorumlar:
Tıbbi adı “Erektil Disfonksiyon” olarak bilinen sertleşme bozukluğu, tatmin edici cinsel performans için yeterli penis sertleşmesini başlatma ve sürdürmede kalıcı bozukluk halidir. Sertleşme bozukluğu iyi huylu bir hastalık olmasına karşın, fiziksel ve psikososyal sağlığı olumsuz etkiler ve bu sıkıntıyı yaşayan hasta ile birlikte cinsel partnerinin ve ailesinin yaşam kalitesini bozar. Hareketsiz yaşam, obezite, sigara, kolesterol yüksekliği ve metabolik sendrom dahil kalp damar hastalıkları ile ortak risk faktörlerini paylaşır ve bu risk faktörlerinin yeniden düzenlenmesiyle, özellikle egzersiz ve kilo verilmesi ile risk azaltılabilir.
Sertleşme sorunu çok sık karşılaşılan bir problemdir. Ara sıra karşılaşılan sertleşme sorunundan tamamıyla yitirilen sertleşme fonksiyonuna kadar uzanan geniş bir yelpazeyi içerir. Çoğu erkek hayatının belli bir döneminde, özellikle stres altındayken veya ciddi bir hastalık geçirdiği zamanlarda sertleşmeyle ilgili sorunlar yaşar.
Ara sıra yaşanan sertleşme sorunu için endişelenmeye gerek yoktur. Devamlı olan ve giderek kötüleşen sertleşme sorunu strese neden olabilir, öz güveni olumsuz etkileyebilir ve çiftler arası ilişkiyi bozabilir. Sertleşme olmaması ya da sertleşmenin sürdürülememesi altta yatan bir kalp damar hastalığının habercisi olabilir. Bu sorun uzun süre devam ettiği takdirde tıbbi yardım aranmalıdır.
Sertleşme bozukluğunun nedenleri nelerdir?
Sertleşme sorununun çoğu zaman birden fazla nedeni vardır. Nedenler psikolojik, fizyolojik ya da her ikisinin birlikte bulunmasına bağlı olabilir. Sertleşme, beyin, duygular, hormonlar, sinirler, kan damarları ve kasları ilgilendiren hassas ve karmaşık bir süreçtir. Beyin omurilik hattından gelen sinyalin penise ulaşması ile penis içindeki süngersi yapının gevşeyerek kan ile dolmasını sağlayan kimyasal bir dizi olay tetiklenir. Bu sayede penis kan ile dolar ve sertleşir. Bu süreçte gözlenen herhangi bir bozulma (cerrahi sonucu sinirlerde yaralanma ve benzeri durumlar veya süngersi yapının gevşeyerek kan ile dolmasını engelleyecek damar sertliği, şeker hastalığı, yüksek tansiyon gibi damarsal bozukluklar) sertleşme sonunu tetikleyebilir ya da altta yatan sertleşme sorununu şiddetlendirebilir. Bazen fiziksel ve psikolojik sorunlar bir araya gelerek sertleşme sorununu tetikleyebilir. Örneğin cinsel tepkiyi olumsuz etkileyen basit bir sağlık problemi kaygı düzeyini arttırarak sertleşmenin sürdürülmesini olumsuz etkileyebilir. İlerleyen yaşla beraber sertleşme sorununun görülme sıklığı ve şiddeti artış gösterir.
Psikolojik nedenler:
Psikolojik nedenler arasında stres, endişe ve depresyon sayılabilir. Stres ve endişe durumunda penil mekanizmalar normaldir. Fakat beynin penise gönderdiği sinyaller engellenebilir. Başarısızlık korkusu sertleşme sorununun bir başka önemli nedenidir. Depresyon gibi psikiyatrik hastalıklar da sertleşme sorununa yol açabilir.
-
Depresyon, kaygı ya da ruh sağlığı sorunları
-
Stres
-
Stres, iletişim bozukluğu ya da başka nedenlerden dolayı yaşanan ilişki sorunları
Fiziksel nedenler:
Sertleşme sorununun en sık görülen fiziksel nedeni damarlarla ilgili hastalıklardır. Damar hastalıkları penise ulaşan ve sertleşme sağlayan kan miktarını etkiler. Aynı zamanda kanın penis içinde kalması ve dolayısıyla sertleşmenin sürdürülmesi de etkilenir.
-
Kalp hastalıkları
-
Damar tıkanıklığı (ateroskleroz)
-
Yüksek kolesterol
-
Yüksek tansiyon
-
Diyabet
-
Obezite
-
Metabolik sendrom (Yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, artmış insülin seviyesi, bel çevresi yağlanmada artış ile seyreden bir sağlık problemi)
-
Alkolizm
-
Sigara
Sinir sistemi hastalıklarında beyinden penise giden mesaj engellenmektedir
-
Parkinson hastalığı
-
Multiple skleroz
-
Omurilik yaralanmaları
-
Beynin damarsal hastalıkları
-
Felç
-
Beyin tümörleri
-
Mesane, prostat ve kalın bağırsağa yönelik cerrahi girişimler
Yüksek tansiyon, kalp hastalıkları ve psikiyatrik hastalıklar için kullanılan birçok ilaç sertleşme sorununun nedeni olabilir.
Testislerden üretilen testosteron düzeyinin düşük olması ve sertleşme sorunu arasındaki ilişki henüz netlik kazanmamıştır. Çalışmalar göstermiştir ki düşük testosteron seviyeleri her zaman sertleşmeyi olumsuz yönde etkilemez. Fakat testosteronun normalden düşük olması cinsel isteği azaltabilir.
-
Uyku bozuklukları
Penisin bazı yapısal sorunlarında da sertleşme olumsuz etkilenir.
-
Peyroni hastalığı (Penis dokusu içinde yara oluşumu ile seyreden bir hastalık)
-
Hipospadias / Epispadias
-
Mikropenis (küçük penis)
-
Peniste eğrilik
-
Penis kırıkları
Kimler risk altında?
Genellikle 40 yaş üstü erkekleri etkiler. Görülme sıklığının 40-70 yaş arası erkeklerde yaklaşık %30-50 olduğu tahmin edilmektedir. Yaş ilerledikçe sertleşme zaman alır ve eskisi kadar sertleşme sağlanamayabilir. Bu altta yan sağlık sorunlarının habercisi olabilir ya da kullanılan ilaçlar ile tetiklenebilir.
-
Bazı sağlık sorunları: Diyabet, kalp damar hastalıkları, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol.
-
Bazı nörolojik hastalıklar: Parkinson Hastalığı, Multpile Skleroz
-
Hormonal problemler: Hipogonadizm, Hipertiroidi, Hipotiroidi, Hiperprolaktinemi, Cushing Hastalığı.
-
Bazı tedaviler sonrası: Prostat kanser cerrahisi ya da radyasyon tedavisi, idrar kanalına yönelik bazı operasyonlar, kalın bağırsak cerrahisi, testis tümörü cerrahisi.
-
Sertleşmeyi sağlayan damar ya da sinirlerin hasar gördüğü yaralanmalar.
-
Böbrek yetmezliği
-
Diyabet
-
Sigara
-
Alkol, uyuşturucu madde kullanımı
-
Obezite
-
İlaçlar: Bazı tansiyon ilaçları, depresyon ilaçları, alerji ilaçları.
-
Stres, kaygı, depresyon
-
Uzun süreli bisiklete binmek: Sertleşmeyi sağlayan sinir ve damarlara baskı nedeniyle geçici ya da kalıcı olabilir.
Sertleşme bozukluğunun psikososyal boyutu
Cinsellik sadece bedensel değil, duygusal ve ruhsal bir paylaşımdır. Sağlıklı ve her iki taraf için de tatmin edici bir cinsel paylaşım mutluluk ve anlayışı beraberinde getirir. Cinsel sorunlar can sıkıcıdır, üzücüdür, çifti utandırır ve öz saygıyı azaltır.
Psikolojik sorunlardan kaynaklanan sertleşme bozukluğunun %15 civarında olduğu tahmin edilmektedir. Tedirgin, hassas ve kırılgan olan kişilerde serleşme bozukluğu yaşanma riski daha yüksektir. Başlıca nedenleri; heyecan, korku, utanma, moral bozukluğu, kızgınlık ve telaş gibi duygusal nedenlerdir. Bazen de suçluluk duygusundan kaynaklanır.
Uzun süreli stres durumunda depresyon hali ya da derin moral bozukluğu vardır. Anlık stres ise telaş, utanma, kızgınlık gibi faktörlerden kaynaklanır. Ayrıca, cinsellik uygun bir ortamda veya zamanda yaşanmazsa kadın veya erkekte sorunlar görülebilir. Bazen ruhsal nedenler altta yatan problemi şiddetlendirebilir. Bilgi eksikliği, tabular, toplum baskısı gibi nedenler belirgin rol oynamaktadır. Kadınlardan kaynaklanan sorunlar da önemli bir yer tutmaktadır. Eşler arasındaki uyumsuzluk da bu problemi tetikleyebilir. Bazı durumlarda "Performans Anksiyetesi" denilen ve "başarabilecek miyim?" korkusundan kaynaklanan serleşme sorunu yaşanabilir. Bir kez sertleşme sorunu yaşandığında, tekrar etme korkusu ile stres daha da artar. Günümüzde özellikle genç erkeklerde hayatın getirdiği zorluklar, olumsuz koşullar nedeniyle de görülmektedir.
“Madonna Sendromu” olarak bilinen durumda saygı veya hayranlık duyulan, ulaşılmak istenilen kadın ile yaşan cinsel deneyim sırasında sertleşme ve erken boşalma sorunları ortaya çıkabilir. Erken boşalma sorunu da sertleşme bozukluğu nedenlerinden sayılabilir.
Nasıl tanı koyulur, ne tür testler yapılır?
Çoğu durumda tıbbi öykü ve fizik muayene tanı koyulması ve tedavi önerilmesi için yeterlidir. Eğer bir sağlık sorunu var ise ya da doktorunuz altta yatan başka bir hastalıktan şüpheleniyor ise daha detaylı testler ve farklı uzmanlık alanlarından görüş alınmasını isteyebilir.
-
Tıbbi öykü: Sertleşme bozukluğunda rol oynayabilecek nedenlerin belirlenmesinde önemli bir basamaktır. Damarsal nedenler, sinirsel nedenler, psikolojik nedenler, alkol ve ilaç istismarı, tedavi amacıyla kullanılan ilaçlar detayları ile sorgulanmalıdır.
-
Mümkünse hasta ve partnerinin cinsel öyküsü alınmalı, sertleşme bozukluğunun doğasını anlayabilmek ve diğer cinsel işlev bozukluklarından ayrımını yapabilmek için sorunun nasıl algılandığı, nasıl ve ne zaman başladığı, yaygınlığı, doyuma (orgazm) ulaşılıp ulaşılmadığı sorgulanmalıdır.
-
Fizik muayene: Genel sistemik bir muayenenin yanı sıra detaylı bir nörolojik muayene yapılmalı, ikincil seks karakterleri (sakal, bıyık, vücut kıl dağılımı v.b.) ve genital özellikler (penis, testis) incelenmelidir.
-
IIEF: Hastanın kendi kendine uyguladığı, yapılan çalışmalarda psikometrik özellikleri tam olarak yansıttığı gösterilen, bir anket olan IIEF (Uluslararası Erektil Fonksiyon İndeksi-International Index of Erectile Function) ile cinsel fonksiyon değerlendirilmesi güvenilirliği kanıtlanmış bir yöntemdir.
-
Kan testleri: Kan şekeri, kolesterol, kalp hastalıkları, karaciğer ve böbrek fonksiyonları, testosteron seviyeleri ve diğer sağlık sorunları araştırılır.
-
İdrar analizi
-
Ultrasonografi: Penis kan akımı, peniste bölgesel sertleşmeler ve plaklar olup olmadığı, testisler değerlendirilir.
Bazı durumlarda ileri inceleme amacıyla özel testler yapılabilir.
-
Renkli Doppler Ultrasonografi: Penis içine sertleşmeyi sağlayıcı bir ilaç enjekte edilerek penis kan damarlarında meydana gelen kan akımı değişiklikleri değerlendirilir.
-
Manyetik Rezonans Görüntüleme
-
NPT: Nokturnal Penis Tümesans olarak adlandırılan bu test ile gece gerçekleşen sertleşmelerin süresi, şiddeti ve aralıkları değerlendirilir. Penis çevresine yerleştirilen özel cihazlar ile gerçekleştirilir.
-
Kavernozometri: Penise yerleştirilen iğneler aracılığıyla serum verilerek yapay sertleşme sağlanır ve penis içi basınçlar değerlendirilir. Damar onarımı planlanan hastalarda uygulanır. Kullanımı sınırlıdır.
-
Kavernozografi: İlaç yardımıyla yapay sertleşme sağlandıktan sonra penis içine verilen boya maddesi ile radyolojik görüntüler elde edilir ve toplardamarlardaki bozukluğun hangi bölgede olduğu tespit edilir. Damar onarımı planlanan hastalarda uygulanır. Kullanımı sınırlıdır.
-
Penil arteriografi: Penis kan damarlarının değerlendirilmesi amacıyla damar içine verilen boya maddesi ile yapılan bir anjiyografi işlemidir. Damar onarımı planlanan hastalarda uygulanır. Kullanımı sınırlıdır.
Tedavi seçenekleri nelerdir?
Sertleşme bozukluğunun ciddiyetine ve altta yatan nedene göre farklı tedavi seçenekleri vardır. Her bir tedavinin riskleri ve faydaları hasta ile birlikte değerlendirilir ve karar verilir. Hasta partnerinin tercihleri de tedavi seçiminde dikkate alınmalıdır.
Psikolojik danışmanlık
Sertleşme bozukluğu stres, kaygı ya da depresyondan kaynaklanıyor ise hastaya partneri ile birlikte danışman ya da psikiyatri uzmanı ile görüşme önerilebilir.
Sertleşme bozukluğu önlenebilir mi?
Bu sorunu önlemenin en iyi yolu sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinmek ve var olan sağlık sorunlarının tedavisidir.
-
Diyabet, kalp hastalığı ya da diğer müzmin sağlık sorunları için düzenli doktor kontrolleri
-
Düzenli sağlık taramaları
-
Sigaranın bırakılması
-
Alkol kullanımının azaltılması ya da bırakılması
-
Yasadığı ilaç kullanılmaması
-
Düzenli egzersiz
-
Fazla kilolardan kurtulma
-
Stresin azaltılması
-
Kaygı, depresyon ya da diğer ruhsa sorunları için yardım alınması
-
Partner ile yaşanan sorunları için danışmanlık alınması
Fiziksel, psikolojik ya da her ikisi birden, nedeni ne olursa olsun sertleşme sorunu hasta ve partneri için zihinsel ve ruhsal stres kaynağı haline dönüşebilir.
-
Uzun vadeli bir sorun olarak görmeyin. Ara sıra ortaya çıkan sertleşme sorunlarını sağlığınızın ya da erkekliğinizin bir yansıması olarak görmeyin ve bir sonrası cinsel deneyiminizde aynı sorunu yaşama beklentisi içine girmeyin. Bu kaygıya neden olur ve sorunu şiddetlendirir.
-
Cinsel partnerinizi de duruma dahil edin. Partneriniz yaşadığınız sertleşme sorununu ilgi azalması şeklinde yorumlayabilir. Sorunun ilgi azalması olmadığı yönünde vereceğiniz güvencenin yardımı dokunacaktır. Sorun hakkında açık ve dürüst bir şekilde iletişim kurun. Cinsel partnerin tedavi sürecine dahil edilmesi başarıyı arttırır.
-
Stres, kaygı ve ruhsal sorunları göz ardı etmeyin. Doktorunuz ya da danışmanınız ile sorunu tespit etmeye çalışın.