Sınav Kaygısı
Yazar Asuman Köseoğlu • Psikolog • 19 Kasım 2020 • Yorumlar:
Sınav kaygısı, sınav öncesinde öğrenilmiş olan bilgilerin sınav esnasında ortaya çıkarılmasına engel olan ve öğrencinin sınav anında potansiyelini tam olarak kullanmasını engelleyip başarısını düşüren yoğun uyarılma durumudur. Sınav esnasında belli bir seviyedeki heyecan bizim için faydalıdır. Performans anksiyetesi de denilen bu heyecan bizim zor durumlarda savaş ya da kaç moduna girmemizi ve başarılı olmamızı sağlar. Ancak bu heyecanın seviyesinin olması gerekenden düşük ya da yüksek olması sınav esnasında istenilen performansın gösterilmesini engelleyebilir. Öğrenci sınav esnasında aşırı heyecan, kaygı, odaklanamama, kas gerginliği, mide bulantısı gibi belirtiler gösterir ve sınava çalışmış olmasına rağmen sınav esnasında bildiği ve çalıştığı soruları yapamayacak kadar gerilim içerisine girer. Bu olumsuz durum zamanla kişide olumsuz düşüncelerin oluşması, sınavlardan kaçma, ders çalışma isteğinde azalma, aile ve akranlardan uzaklaşma, sağlık problemleri (ülser, gastrit, kas ağrıları), duygusal problemler (öfke, kaygı, üzüntü) gibi sonuçlar doğurur. Sınavın kaygı unsuru haline gelmesindeki en temel etkenlerin başında sınava yüklenen anlam gelmektedir. Bazı kişiler için sınav sınıf geçme ya da bir kademe atlama gibi amaçlar için araç olarak görülse de kimileri için bir çıkmaz ya da käbus olarak görülebiliyor. Sınava yüklenen anlamın altında psikolojik ve sosyal nedenler bulunabilir. Psikolojik olarak aşırı hırs, mükemmeliyetçilik, gerçekçi olmayan beklentiler, kendini yeterince tanıyamama, gelecek kaygısı gibi etkenler etkili olurken sosyal olarak aile içi iletişim sorunları, ailenin ve sosyal çevrenin yüksek beklentileri, olumsuz akran ilişkileri gibi nedenler etkili olur. Aynı zamanda kişinin yaşam tarzı ve ders çalışma alışkanlıkları da başarıyı düşüren etkenler arasında yer alır. Yaşam tarzına yetersiz ve dengesiz uyku, yetersiz ve dengesiz beslenme, asosyal yaşam ya da aşırı sosyallik, aşırı spor ya da hareketsiz yaşam gibi nedenler örnek olarak verilebilirken ders çalışma alışkanlıkları olarak verimli ders çalışamama, sınav stratejilerini bilmeme, sınav hakkındaki yetersiz bilgi ve öğrencilik alışkanlıkları gibi nedenler örnek verilebilir. Tüm bu durumların düzeltilmesi sınav kaygısını azaltmada oldukça etkili olabilmektedir fakat çoğu zaman kişiler psikolojik destek alma ihtiyacı duyabilir. Bu durumda bir uzmana başvurmak ve psikolojik destek almak oldukça önemlidir. Sınav kaygısı ile baş etmede Bilişsel Davranışçı Terapi oldukça etkili sonuçlar vermektedir. Bu terapide kişinin sınav hakkındaki olumsuz duygu ve düşünceleri üzerine çalışılır ve olumlu olanlar ile değiştirilir. Kişinin sınav hakkındaki işlevsel olmayan şemaları değiştirilerek davranışın istenilen düzeye gelmesi sağlanır. Maruz bırakma, duyarsızlaştırma, gevşeme ve gerilme egzersizleri gibi çalışmalar yapılır. Bunlara ek olarak bazen öğrencinin ailesi ile de görüşme gerekebilir. Aileye psiko-eğitim verilir ve aile ile iş birliği sağlanarak öğrenci için sağlıklı çevresel ve psikolojik bir ortam sağlanır.