Sosyal Medya Gerçek Bir Sosyallik Mi?
Yazar Fırat Hamidi • Çocuk Psikiyatristi • 4 Şubat 2020 • Yorumlar:
Yakın bir geçmişe kadar geleneksel medya yerini sosyal medyaya bırakmış durumda. Eskiden anne baba çocuk tüm aile toplaşıp televizyon izlerken şimdilerde herkesin elinde akıllı telefon, insanlar sosyal medya dünyasında.
Erişkin insanların birçoğunun sosyal medya hesabı bulunmakta. İnsanlar gittikleri yerleri, yedikleri yemekleri, buluştukları insanları, aktiviteleri, etkinlikleri kısaca her şeyi sosyal medya üzerinden arkadaş ya da takipçileri ile paylaşmakta.
Şimdilerde en sık kullanılan sosyal medya alanları instagram ve twitter, belli yaşın üstündeki insanlar halen Facebook'tan vazgeçmiş değil.
Günümüzde çocuk ve gençlerden çok anne baba ların da sosyal medya ile aşırı yoğun uğraş içinde olduğunu bilmekteyiz. Sosyal medya; arkadaş edinme, beğeni toplama, takipçi arttırma hatta ve hatta reklam ve pazarlama yolu ile para kazanma aracı olarak kullanılabilmekte.
Sosyal medya aracılığı ile sosyalleşelim derken sanal, yapay, yüzeysel bir ortamın içinde gerçek, reel hayatı kaçırabilmekteyiz. Sanal ortamda daha fazla vakit geçirdikçe, reel toplumsal ortamlardan uzaklaşmaktayız.
Tavuk yumurta misali; yalnızlık çeken insanlar daha fazla sosyal medya ortamında vakit geçirirken, sosyal medya ortamında vakit geçirdikçe bu durum da insanı kalabalık içinde yalnızlığa sürüklemektedir.
Peki çocuklar için durum nedir?
Çocuk; anne-babasının davranışlarını meraklı gözlerle gözlemekte ve anne babasının uğraştığı, ilgi duyduğu şeylere aynı ölçüde ilgi duymakta.
Çocuklar da anne babalarından ve çevrelerinden gördükçe önce rol model alarak sonra sosyal öğrenme stili ile sosyal medya kullanma isteği ve arzusu içine girmekte.
Peki çocuk ve gençler için anne babalar ne yapabilir ?
Sosyal medya hesabı açmak için 13 yaş sınırı olduğunu hepimiz bilmekteyiz lakin yine biliyoruz ki çocuklar yaşlarını büyük belirtmek suretiyle hesap açabilmekte, hatta anne babaların küçücük çocuklarına hesap açıp yönettiklerini de üzülerek görmekteyiz.
Yapılan araştırmalar; 2-3 yaşlarından önce erken yaşta ekran maruziyetinin çocuklarda otizm, gelişimsel gecikme, öğrenme güçlüğü, hareketlilik, dikkat sorunları gibi sorunlar için risk taşıdığını göstermiş.
Çocuk ve gençlerde yoğun sosyal medya kullanımı ile depresyon, kaygı, ders başarısında düşüklük, akran iletişiminde zayıflık arasında ilişki olduğu saptanmış.
Yine sosyal medya aracılığıyla tanımadığı kişiler ile konuşan, görüşen, özel bilgilerini paylaşan, siber zorbalığa maruz kalan, intihara sürüklenen vakalar bildirilmiştir.
Sosyal medya kullanımını tabiki tamamen kısıtlayın demiyorum, 13 yaşına geldiğinde çocuğunuz ile birlikte hesap oluşturabilirsiniz, şifresini bilmeniz önemlidir, rahatsızlık vermeden, nasıl kullanması gerektiğine yönelik ışık tutup, yol gösterici olabilirsiniz.
Sadece arkadaş listesini ara ara kontrol edip, yorumlarına ve paylaşımlarına bakıp denetlemeniz yeterlidir.
Yolunda gitmediğini düşündüğünüz bir durumda onu korkutmadan sevgiyle yaklaşıp yanında olduğunu ve yardımcı olabileceğiniz mesajını vermeniz yeterli.
Sosyal medya sosyalleşmenizi engellemesin.