Takıntı hastalığı (Obsesif Kompulsif Bozukluk )
Yazar Levent Soylu • Psikolog • 14 Haziran 2016 • Yorumlar:
Hepimizin stresli dönemlerde zaman zaman yaşadığı takıntılı (ısrarcı, saçma ve tekrarlayan) düşünceler, hayatımızı , okulumuzu, işimizi, ilişikilerimizi etkiliyorsa bu duruma takıntı hastalığı diyoruz (obsesif-kompulsif bozukluk).
Eve yada kişiye mikrop, sperm vb. bulaşması, ocağın, kilitlerin açık bırakılması, simetri, sayı, küfür edermiyim?, sarkıntılık edermiyim?, cinsel bölgelere bakarmıyım ? çocuğuma ya da sevdiklerime zarar verirmiyim? gibi, kişiye saçma, yabancı gelen düşünceler ısrarcı bir biçimde gelirler. Kişi bu takıntılardan kurtulmak için aşırı temizlik, belli bir harften kaçınma, sayma, dokunma benzeri kompulsyonlarla meşgul olmaya başlar.
Genel bilgileri her yerde detaylı bir biçimde bulabilirsiniz ancak ben daha çok tedavi ile ilgili size farklı bilgiler sunmak istiyorum.
Gestalt terapisi ve takıntı hastalığının tedavisi:
Öncelikle ilaç tedavileri ya da bazı klasikleşmiş terapi biçimlerinin etkisinin az ve çoğunlukla geçici olduğunu vurgulamalıyım. Ayrıca aşağıda vereceğim bilgilerin bazı ağır vakalarda ya da farkındalığı çok düşük hastalarımızda zaman zaman beklediğimizden az etki gösterebileceğini de vurgulamalıyım.
Tedavide vurgulamak istediğim en önemli nokta aslında bu takıntıların bir sonuç ya da savunma olduğunu farkedebilmek. Yani terapide amaç ; sivrisineklerle mücadele etmek değil bataklığı kurutmak olmalı. Yani kişinin kişilik yapısı, temas edemediği kutupları ve çocukluk döneminde ona yüklenmiş olanları bulmak veçalışmak. Örneğin birine karşı hissedilen öfkeyi ifade etmek ya da hayatını bu duruma göre ayarlamak yerine sürekli el yıkamak. Ya da kişiye aşırı yüklenmiş kontrol ve sorumluk duygularından bunalmış birinin daha sorumsuz ya da kontrolsüz yaşayabilmeyi ve bu durumdan suçluluk hissetmemeyi öğrenmesi yerine kontol takıntılarıyla uğraşması gibi.
Yani kişi hayatı, kavramları, yargılayıp kutuplu bir dünyada yaşamaya zorlandığında, zaman zaman karşı kutbu ihtiyacına göre kullanamadığında takıntı hastalığına yakalanabilir. Uygun bir terapi ortamında bu konular çalışıldığında kişi 1-2 seansta bile hızla rahatlayıp, edindiği bu yeni bakış açısı sayesinde takıntılarından kurtulmaya başlar.
Bu terapi yöntemine ek olarak bilişsel davranışçı terapi yöntemi prensiplerinden de faydalanılabilinir.
Uygun vakalarda zaman zaman ilaç kullanımı tedaviye eklenebilmektedir.