TEKRARLAYAN GEBELİK KAYIPLARI
Yazar Ayşe Nurcan Ünlüer • 7 Ocak 2019 • Yorumlar:
TEKRARLAYAN GEBELİK KAYIPLARI
Düşük,gebelik devamında başarısızlık,embriyo veya fetüsün anne karnında ölümü veya vajinal kanamayla fetüsün kaybı durumudur.
Tekrarlayan gebelik kaybı (TGK) en az 3 kere arka arkaya gerçekleşen 20 haftanın ve 500gr'ın altında olan gebelik kayıplarıdır.
Primer ve sekonder olabilir.
1-Primer TGK : 20. gebelik haftasının altında 3 veya daha fazla ardışık gebelik kaybı yaşayan kadınlar
2-Sekonder TGK : 20. gebelik haftası üzeri canlı doğum yapmış veya ölü doğum ve doğum sonrası kayıpla sonlanmış gebelik sonrası oluşan,3 veya daha fazla gebelik kaybı yaşayan kadınlar.
Düşük materyallerine ait genetik incelemeler,ilk 3 ay kayıplarının %50'sinde,ikinci 3 ay kayıplarının %30 da ve ölü doğumların %3'ünde kromozomal anomalilerin saptandığını göstermektedir.
Kromozomal anomali nedeniyle düşük yapan normal kromozoma sahip çiftlerde bir sonraki gebelikte kromozomal anomali riskinin artmadığı kabul edilmektedir.
- Genetik kaynaklı sebep riskini azaltan faktörleri :
1- Genç anne yaşı
2-Çok sayıda tekrarlayan gebelik kaybı
3-Daha önce normal kromozoma sahip bir düşük hikayesi
Başka bir sebebe bağlı gebelik kaybı yaşayan bir çiftte de kromozom anomalisi olan bir kayıp yaşanması mümkündür. Bu nedenle fetal kromozom anomali bulgusu,diğer incelemelerin yapılmasını gereksiz kılan bir bulgu değildir.
Gebelik materyalinin kromozom yapısının saptanmasının tekrarlayan gebelik kaybında tanısal değeri hala tartışmalı bir konudur.
- Tekrarlayan gebelik kayıplarında hormonal nedenler:
Bir bebeğin sağlıklı şekilde gelişebilmesi ve terme ulaşabilmesi için bir çok hormonal faktör vardır. Tüm gebelik kayıplarının %8-12'sinde hormonal faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir.
Troid bezinin hızlı (hipertroidi) çalışması daha geç dönem gebelik sorunlarıyla ilişkiliyken yavaş çalışması tekrarlayan gebelik kaybı ile alakalı görülmüştür.
Ciddi hipotroidide sikluslar yumurtlamasız ve çoğu zaman buna bağlı kısırlık olduğundan tekrarlayan düşük daha az gözlenir.Hafif formlarında tekrarlayan düşükler görülmektedir.Bu yüzden TSH'ın üst limiti 4,5 mU/L den 2,5mU/L 'ye çekilmektedir.
Hipotroidinin luteal faz yetmezliği nedeniyle embriyonun rahime yerleşmesini güçleştirdiği düşünülmektedir.
Troidit (troid bezine karşı antikor gelişmesi) tekrarlayan gebe kaybında sık rastlanan bir durumdur. Troid antikorlarnın varlığı tekrarlayan gebelik kaybının riskini arttırmaktadır.
Tekrarlayan gebelik kaybı olan hastalarda %15-20 hiperandrojenemi saptanmıştır.Polikistik over sendromunda hiperandrojenemi+hiperinsülinemi TGK konusunda araştırılmaktadır.
İnsüline bağlı diyabet hastalarında HbA1c seviyesinin %7,5'un altında olması abortusları(düşük)azaltır.
Yüksek PRL(prolaktin)düzeyleri de (>100ng/ml) luteal faz yetmezliğine neden olarak embriyonun rahime yerleşmesine engel olmaktadır.
Adetin 21. gününde bakılan progesteron seviyesinin 10 ng/ml'nin üstünde olmasıyla luteal faz yetmezliği olmadığı anlaşılır.
Luteal faz yetmezliği tanısı olsun yada olmasın TGK olan hastalarda erken gebelikte progesteron takviyesinin yapılması tekrarlayan gebelik riskini azaltmaktadır.