Temel İçeceğimiz Su

Bu hafta sizlere temel içeceğimiz olan sudan bahsetmek istiyorum. Eminim her yerde görüyor, okuyor veya dinliyorsunuz ancak bende hala birçok danışanımdan su içmiyorum, içemiyorum gibi cümleler duyuyorum. Bu yazı özellikle su içmeye bahane bulan sevgili danışanlarım ve sizler için, yeniden bir hatırlatma şeklinde olsun. Haydi yazıyı okumadan önce bir bardak suyunuzu için ve okumaya başlayın.

Suyun vücudumuzda saymakla bitmeyecek kadar görevi vardır. Bunlardan bazılarını kısaca maddeler halinde değineceğim.

• Vücudumuza aldığımız besinlerin sindirimi, emilimi ve taşınmasında,
• Vücudumuzda oluşan atıkların taşınmasında ve atılmasında,
• Eklemlerin kayganlığının sağlanmasında,
• Vücut ısısının düzenlenmesinde,
• Kan basıncının düzenlenmesinde,
• Böbrek taşı ve kabızlık sorununun giderilmesinde,
• Kulak, burun, boğaz dokularındaki nemin sürdürülmesinde,
• Vücudumuzdaki bazı kimyasal olayların gerçekleşmesinde

suyun büyük bir önemi vardır.

Gün içerisindeki su ihtiyacımız kişiden kişiye göre değişkenlik gösterir. Çevre faktörleri de bu ihtiyacı belirleme de etkilidir. Sıcaklık, yapılan fiziksel aktivite, tüketilen çay, kahve gibi diüretik miktarları, idrar miktarı, terleme miktarı vs. su ihtyacımızda değişikliklere yol açabilir. Ayrıca bunlara ek olarak su ihtiyacın arttığı özel durumlarda mevcuttur. Grip, ishal, idrar yolu enfeksiyonları, gebelik ve emziklilik gibi durumlarda su ihtiyacı artarken böbrek yetmezliği ve kalp yetmezliği sorunları bulunan bireylerin su tüketiminde dikkatli ve sınırlı olmalarını önermekteyiz.

Kabaca söyleyecek olursak erkeklerde bu ihtiyacın ortalama 3 litre, kadınlarda ise 2,2 litre civarında olduğunu söyleyebiliriz. Ya da her bir kilogram vücut ağırlığınız başına 30 ml su şeklinde de pratik bir şekilde hesaplayabilirsiniz.

Gün içerisinde içtiğiniz su miktarının yeterli olup olmadığını çok kolay bir şekilde de anlayabilirsiniz. Vücudumuzun dehidrate olup olmadığını idrar rengimize bakarak kolay bir şekilde anlayabiliriz. Yeterince su içiyorsanız idrarınız berrak ya da açık renkte, eğer su alımı yetersiz ise idrar renginiz koyu sarı bir renktedir. Ayrıca kabızlık problemi yaşayan bireylerin de genel olarak tükettikleri sıvı miktarlarının az olduğunu görmekteyiz.

Yapılan bir araştırmada 500 ml su içmenin metabolizmayı geçici olarak %30 oranında hızlandırdığı ortaya çıkmıştır. Yine yapılan farklı bir araştırmada 12 hafta boyunca yemeklerden önce su içen bireylerde, içmeyen bireylere göre anlamlı oranda kilo kaybı yaşanmıştır. Yemeklerden yarım saat veya 1 saat önce su içmenin kalori alımını kısıtladığı da söyleyebiliriz. Ancak yalnızca su içmek veya suyu aromalandırmanın kilo kontrolü için yetersiz kalacağını da hatırlatmak isterim. Beslenme bir bütündür ve sağlıklı beslenmeyi hayatınıza oturtarak kilo kontrolünüzü en doğru şekilde sağlayabilirsiniz.

Su içmenin mesane kanserini ve kolerektal kanseri önlediğine dair de yapılan birçok çalışma vardır. Suyun az içilmesi mental ve fiziksel faaliyeti önlemektedir.

Su içmek için kendinize bahaneler uydurmayın ve suyunuzu sürekli görebileceğiniz bir yerde bulundurun. Dışarı çıkarken veya çıktıktan sonra muhakkak yanınızda suyunuzu bulundurun. Böylece her daim elinizin altında olacak ve alışkanlık kazanmanız çok daha kolay olacaktır. Alışkanlık edinene kadar her saat başı telefonunuzdan su alarmı kurabilirsiniz veya gün içinde su içmeyi hatırlatan bir uygulama indirebilirsiniz. Yataktan kalktığınızda 2 su bardağı su içmek iç organları aktive eder. Yatmadan önce içilen 1 bardak su inme ve kalp krizi risklerini azaltır. Yatak ucunuzdan suyu eksik etmeyin.

Suyu oturarak ve yudum yudum için. Canınız atıştırmalık bir şeyler istediğinde de unutmayın bazen susama hissini de acıkma hissi ile karıştırabilirsiniz. Önce 1 bardak su için ve kendinizi dinleyin. Son olarak çay, kahve vs. vücudumuza diüretik etki yaptığından vücudumuzdaki su miktarını azaltır. Bundan dolayı içtiğiniz her bir bardak çay, kahve için birer bardak da su içmeyi alışkanlık haline getirin. Unutmayın içtiğiniz hiçbir içecek suyun yerini tutamaz.

Pazartesi başlanan diyetlerin devamının gelmesi temennisiyle, sağlıklı haftalar dilerim.