Terapi Nedir ? Ne Değildir?
Yazar Belma Zirekoğlu • 25 Ocak 2019 • Yorumlar:
Terapi, kişinin kendisini daha iyi anlaması, farkındalık kazanması, kararlar alması, başa çıkma becerilerini geliştirmesi, çevresiyle uyumlu ve sağlıklı bir iletişim halinde olması ve kendini geliştirmesi için uzman kişilerce verilen profesyonel yardım sürecidir.
Hayatında bir şeylerin yolunda gitmediğini hisseden, çevresindeki kişilerle problemler yaşayan, derslerinde veya işinde yeterli başarıyı sağlayamadığını düşünen, kendi daha iyi fark etmek ya da anlamak isteyen, kısacası her türden problemi yaşayan herkes terapi sürecine dahil olabilmektedir.
Bu süreç danışan ile terapist arasındaki karşılıklı etkileşime dayanır. Bireysel veya grup şeklinde de yapılandırılan bu süreç belirli ilkeler ışığında ilerler. Danışan ile terapist, bu ilkeler ışığında, danışanın neye ihtiyacı olduğunu birlikte belirler ve bir hedef oluştururlar. Bu hedefe ulaşmak için uygun çalışmalar sürdürülür. Bu süreçte terapist, danışan yerine karar veren, yönlendirme yapan kişi konumunda değildir. Terapistin görevi, danışanın var olan problemi çözmesi için uygun koşulları oluşturmaktır.
Terapi sürecinde danışman, danışanı öncelikle olduğu gibi kabul eder ve ona her koşulda saygı duyar. Terapist, bireyi fiziksel görünüşü, öğrenim düzeyi, yaşı, cinsiyeti, probleminin türü, sosyo-ekonomik düzeyi gibi kişisel nitelikler yönünden herhangi bir önyargıya kapılmadan, yargılayıcı bir tutuma girmeden danışanı olduğu gibi kabul eder. Kendisi de bu süreçte olduğu gibi görünerek ‘şeffaf ve saydam’ olmaya özen gösterir.
Terapi süreci kısa süreli, bir anda olup biten bir süreç değil, başlangıcı, gelişmesi ve sonu olan bir süreçtir. Var olan duruma hızlıca müdahale etmek, kişiye fayda sağlamak yerine olumsuz sonuçlar doğurabileceği için, öncelikle durumun ayrıntılı bir şekilde ele alınıp, çözümlenmesi için belirli bir zaman gerekmektedir. Bu zamanın ne kadar süreceği problemin yapısına, ne kadar süredir var olduğuna, kişinin içinde bulunduğu koşullara ve kişisel özelliklerine göre değişmektedir.
Terapiye başvuran ve devam eden kişiler, değişimlerinin önündeki en önemli engellerden birini kaldırmış bulunurlar. Bu kişiler yardıma muhtaç, zayıf karakterli kişiler değil aksine sorumluluklarının farkında olan, yaşamlarını değiştirmenin gücünü kendi ellerinde tutan, güçlü ve mücadeleci insanlardır.
‘Kendi değişim sürecini’ başlatmak isteyen herkesle bu süreçte bir araya gelmek dileğiyle.Terapi, kişinin kendisini daha iyi anlaması, farkındalık kazanması, kararlar alması, başa çıkma becerilerini geliştirmesi, çevresiyle uyumlu ve sağlıklı bir iletişim halinde olması ve kendini geliştirmesi için uzman kişilerce verilen profesyonel yardım sürecidir.
Hayatında bir şeylerin yolunda gitmediğini hisseden, çevresindeki kişilerle problemler yaşayan, derslerinde veya işinde yeterli başarıyı sağlayamadığını düşünen, kendi daha iyi fark etmek ya da anlamak isteyen, kısacası her türden problemi yaşayan herkes terapi sürecine dahil olabilmektedir.
Bu süreç danışan ile terapist arasındaki karşılıklı etkileşime dayanır. Bireysel veya grup şeklinde de yapılandırılan bu süreç belirli ilkeler ışığında ilerler. Danışan ile terapist, bu ilkeler ışığında, danışanın neye ihtiyacı olduğunu birlikte belirler ve bir hedef oluştururlar. Bu hedefe ulaşmak için uygun çalışmalar sürdürülür. Bu süreçte terapist, danışan yerine karar veren, yönlendirme yapan kişi konumunda değildir. Terapistin görevi, danışanın var olan problemi çözmesi için uygun koşulları oluşturmaktır.
Terapi sürecinde danışman, danışanı öncelikle olduğu gibi kabul eder ve ona her koşulda saygı duyar. Terapist, bireyi fiziksel görünüşü, öğrenim düzeyi, yaşı, cinsiyeti, probleminin türü, sosyo-ekonomik düzeyi gibi kişisel nitelikler yönünden herhangi bir önyargıya kapılmadan, yargılayıcı bir tutuma girmeden danışanı olduğu gibi kabul eder. Kendisi de bu süreçte olduğu gibi görünerek ‘şeffaf ve saydam’ olmaya özen gösterir.
Terapi süreci kısa süreli, bir anda olup biten bir süreç değil, başlangıcı, gelişmesi ve sonu olan bir süreçtir. Var olan duruma hızlıca müdahale etmek, kişiye fayda sağlamak yerine olumsuz sonuçlar doğurabileceği için, öncelikle durumun ayrıntılı bir şekilde ele alınıp, çözümlenmesi için belirli bir zaman gerekmektedir. Bu zamanın ne kadar süreceği problemin yapısına, ne kadar süredir var olduğuna, kişinin içinde bulunduğu koşullara ve kişisel özelliklerine göre değişmektedir.
Terapiye başvuran ve devam eden kişiler, değişimlerinin önündeki en önemli engellerden birini kaldırmış bulunurlar. Bu kişiler yardıma muhtaç, zayıf karakterli kişiler değil aksine sorumluluklarının farkında olan, yaşamlarını değiştirmenin gücünü kendi ellerinde tutan, güçlü ve mücadeleci insanlardır.
‘Kendi değişim sürecini’ başlatmak isteyen herkesle bu süreçte bir araya gelmek dileğiyle.