Varis Yarası
Yazar Cem Arıtürk • Kalp Ve Damar Cerrahı • 8 Nisan 2022 • Yorumlar:
Bacaklardaki kanı kalbe taşıyan toplardamarların yetmezliği kronik venöz yetmezlik -halk arasındaki adı ile varis- olarak tariflenir. Uzun süre ihmal edilen ve tedavi edilmeyen varis hastalarında bu toplardamarlardaki yetmezlik nedeni ile ayak bileği çevresinde ve bacağın dizden aşağıdaki kısmında yaralar oluşabilmektedir. Bu yaralar travmalar sonucunda meydana gelebileceği gibi kendiliğinden de açılabilmektedir. Venöz ülser veya varis yarası olarak adlandırılan bu durum genelde çok zor iyileşir ve tekrarlayabilir.
Toplumda genel olarak görülme sıklığı 1000'de 1 ile 4 arasında değişmekle birlikte ileri yaş bireylerde görülme sıklığı da artar. Genç yaşlarda kadın ve erkeklerde eşit görülse de ileri yaşlarda kadınlarda daha sıktır.
Bacaktaki toplardamarlarda akım bilekten kasığa doğru yani yerçekimin aksi yönündedir. Bu damarlarda akım atardamarlardaki kanın itiş gücü ve kalbin emiş gücü ile gerçekleşir. Bu iki faktör dışında akımı direkt destekleyen bir kasılma veya pompalama sistemi bulunmamaktadır. Yerçekimi etkisi ile kanın geriye kaçması ise toplardamarların içinde belirli aralıklarla yerleşmiş kapakçıklarla sağlanır. Bu kapakçıkların yapısında ve fonksiyonundaki bozulmalar öncelikle venöz yetmezlik ve varis hastalığına neden olur. Hastalığın gelişimi ile birlikte bacak toplardamarlarında genişleme ve içinde kan göllenmesi başlar. Bu dolaşım bozukluğu, bacak toplardamarlarında artan basınç, kanın sıvı kısmının cilt altına geçerek ödeme sebep olması bacak derisinde çeşitli sorunlara neden olmaya başlar. Deride koyulaşma, incelme gibi süreçlerin sonrasında varis yaraları meydana gelmektedir.
Kimlerde venöz ülser gelişme riski daha fazladır?
İleri yaşlılarda; şişmanlarda; kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, hipertansiyon ve diyabet gibi kronik hastalığı bulunanlarda ve daha önceden geçirilmiş venöz trombozu olanlarda görülme olasılığı fazladır. Bununla birlikte bilinen ancak takipsiz ve tedavisiz kalan venöz yetmezlikli hastalarda ve bacak travması geçirenlerde de daha sık görülmektedir.
Hastalığın ilk belirtisi genellikle ayak bileği iç kısmında ve bacak ön yüzünde belirgin olan şişliktir. Kaşıntı hastaların pek çoğunda görülen bir şikayettir. İlerleyen dönemlerde ciltte incelme ve renginde koyulaşma görülür. Son safhada gelişen yaralar genellikle bacağın iç kısmında ayak bileğinin üzerindeki 20 cm.lik alanda meydana gelir. Yara iltihaplanması ise kırmızı pembe renklidir ve etrafındaki cilt dokusu kalınlaşmıştır. Ağrılı olabilen bu yaralarda şişlik ve ağrı gibi şikayetler günün ilerleyen saatlerinde artar.
Tanısı fizik muayene ile konan bu yaralarda altta yatan venöz yetmezliğin özelliklerini ortaya koymak için mutaka venöz doppler ultrasonografi ile değerlendirmek gereklidir. Venöz doppler USGde derin venöz yapılar, yüzeyel venöz yapılar ve bağlayıcı (perforan) venöz yapılar detaylı bir şekilde incelenmelidir.
Varis yaralarında tedavinin iki amacı vardır. Bunlardan ilki yarayı geçirmek, ikincisi ise venöz yetmezliğin yani varisin iyileştirilmesidir. Yara tedavisinde çoklu bandaj ya da çoklu çorap sistemleri, yara bakımı ile eş zamanlı kullanılmaktadır. Hastalar, hekimlerinin öngördüğü periyotlarla yara bakımını yaptırmalı ve çoklu bandaj sistemlerini kullanmalıdırlar. Varis yaraları, varis hastalığındaki en belirgin ameliyat ya da girişim endikasyonlarından biridir. Girişimsel yöntemler veya ameliyat hastanın özelliklerine ve yaranın durumuna göre yara henüz iyileşmeden (yara bakımı yapıldığı dönemde) ya da yara iyileşmesi tamamlandıktan sonra uygulanabilir.
Varis yarası iyileştikten ve varis tedavisi tamamlandıktan sonra gerekli önlemlerin alınması, hayat alışkanlıklarının değiştirilmesi önemlidir. Önlemlere uymayan ve çorap kullanmayan hastalarda nüks oranı %70lere ulaşmaktadır. Uzun süreler oturmamak veya ayakta sabit durmamak, kilo vermek, sigara içmemek, gün içinde aralıklı olarak yürümek ve hareket etmek, beli dar kıyafetlerden ve topuklu ayakkabılardan kaçınmak, varis egzersizlerini uygulamak, gerekli ilaçları ve hekimin önerdiği varis çoraplarını kullanmak yaranın tekrarlamaması için uyulması gereken kurallardandır.