Yaratıcılık

Yazar Merve Üney Demir • 3 Eylül 2024 • Yorumlar:

“Beynimizin büyük kısmını işgal eden gelenek, alışkanlık ve göreneğin muazzam ağırlığı, geriye kalan kısımdan çıkabilecek parlak ve yaratıcı fikirlerin üzerine çöker.”

-Jose Saramango-

Yaratıcılık, düşüncenin akıcı ve esnek olması, bağımsız düşünebilme, sorunlara yeni çözüm yolları bulma, varlıklar ve olaylar arasında yeni ilişkiler kurma, orijinal bir düşünce ile yeni fikir ve ürünler ortaya koymak olarak tanımlanabilir. Yaratıcılık genellikle bir şeyi anlamaya, yeni bir bakış açısı bulmaya veya sorun çözmeye yönelik meraktan ortaya çıkar. Bu nedenle çocukların doğal meraklarına ket vurmamak ve onları yeni deneyimlere ve fikirlere açık olmaya teşvik etmek önemlidir.

Yaratıcılık yalnızca sanatçılar için değildir!

Geçmişte sadece sanatsal bir ürün ortaya koymak ya da bilim ve teknikte bir buluş yapmakla ilişkilendirilen yaratıcılığın artık insan hayatının her alanında yeni fikirler oluşturmak ve problem çözmek için kullanılan bir beceri olduğu da kabul edilmektedir. Ebeveynler genellikle yaratıcılığı yanlış anlar ve onu yalnızca sanatla ilgili bir şey olarak görürler. Ancak yaratıcı düşünce hayatın her alanı için geçerlidir ve çocukların yaratıcılığı herhangi bir alanla sınırlanamaz.

Her yaratıcılığı yüksek çocuk üstün zekâlı değildir! 

Yaratıcı düşünme uzun yıllar yalnızca üstün yetenekli insanlara özgü entelektüel bir süreç olarak görülmüştür. Ancak günümüzde araştırmalar her insanın yaratıcılık becerilerine sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Her yaratıcılığı yüksek çocuk üstün zekâlı olmadığı gibi her üstün zekâlı çocuğun da yaratıcı olması beklenemez. Araştırmalar yaratıcı düşünmek için ortalama seviyede bir zekâ düzeyine sahip olmanın yeterli olduğunu göstermektedir.

Yapılandırılmamış boş zaman, yaratıcı düşünceye zemin hazırlayacak ortamı sağlar.

Yaratıcılık için boşluk ve eksiklik gerekir. Günümüzde çocukların her anını çeşitli aktivitelerle doldurmaya çalışıyoruz. Düşünecek, hayal kuracak zamanı kalmayan çocuklardan yaratıcı fikirler üretmelerini bekleyemeyiz. Çocukların planlanmamış zamana ihtiyaçları vardır ve bu zaman boşa geçmiş, kaybedilmiş bir zaman değildir. Birçok olası sonucu olan açık uçlu deneyimler ve etkinlikler, çocuklarda yaratıcılığı teşvik eder. Yapılandırılmamış oyun buna en iyi örnektir. Ayrıca çocukların diğer çocuklarla etkileşimleri de yaratıcılığı geliştirmede kritik öneme sahiptir. Araştırmalar doğada vakit geçirmenin, yürüyüşe çıkmak veya bisiklete binmek gibi aktivitelerin yaratıcı düşünceyi teşvik edebileceğini göstermektedir. Çocukların her gün açık havada vakit geçirmelerine ve çevrelerinde olup bitenleri gözlemlemelerine izin verilmelidir. Bunu yaparken ebeveynler gözlemledikleri her şeyi çocuğa açıklamak yerine onu sorular sormaya ve çevreleriyle etkileşime girmeye teşvik etmelidir. 

Günümüz çocuklarının oyunlarının çoğuna ekranlar hâkim olduğu için geçmiş nesillere göre daha az yaratıcı oldukları düşüncesi yaygın bir yanılgıdır. Çocukların çeşitli deneyler ve tasarımlar yapmalarını, stratejiler kurmalarını sağlayan uygulamalar ve oyunlar yaratıcılığı teşvik edebilir. 

Yaratıcılık hem bilişsel hem duygusal hem de sosyal süreçlerden etkilenmektedir. Çocuklar hayal kurarak, yeni düşünceler üreterek, oyun oynayarak ve problem çözerek yaratıcılıklarını geliştirirler. Bu nedenle bize tuhaf ve saçma da gelse çocukların oyunlarını, yeni fikirlerini, hayallerini özgürce ifade etmelerini teşvik etmeliyiz. Araştırmalar çocukların yaratıcılıklarının geliştirilmesinde aile ve çevrenin önemini ortaya koymaktadır. Çocuklara yaratıcı niteliklerini geliştirici uyaranlar sunmak, onların düşünce ve etkinliklerinde özgür olmalarına izin vermek, fikirlerini paylaşabilmelerini sağlayacak güven ve kabulü sunmak, bağımsızlığı teşvik etmek, esnek ve yaratıcı rol modelleri sunmak yaratıcı düşünme becerilerinin gelişmesine katkıda bulunulabilir.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)