Yaza Cildinizi Yenileyerek Girin

Yazar Selma SalmanDermatolog • 22 Mayıs 2019 • Yorumlar:

Bahar ayları ile birlikte güneş yüzünü daha fazla göstermeye başlıyor. Kış aylarında soğuk ve rüzgarlı havanın etkisiyle yıpranan cilt, güneşin zararlı etkileriyle daha da mat ve yıpranmış bir görünüm alabiliyor. Yaza sağlıklı bir ciltle girmek için bu dönemde gerekli hazırlıkların yapılması büyük önem taşıyor.  

Güneşten doğru faydalanın

Güneş ışınları, insan sağlığı için faydalı ve gerekli olsa da güneşten doğru faydalanılmalıdır. Zararlı güneş ışınlarına kronik maruziyet deri kanseri riskini arttırdığı gibi, ciltte nem kaybıyla birlikte kırışıklık ve lekelenmelere neden olabilmektedir. Ayrıca güneşin tetiklediği farklı cilt hastalıklarının da olduğu unutulmamalıdır.  Güneş ışınlarının en zararlı olduğu zaman dilimi 10.00-15.00 saatleri arasında güneşlenmekten kaçınılmalıdır. Günlük güneş koruyucular kullanılmalı, bunun yanında güneş gözlüğü, şapka gibi korunma yolları sağlanmalıdır. Uzun süreli güneş banyosunun yanı sıra, solaryum veya yapay bronzlaştırıcı kullanımından kaçınılmalıdır. Kullanılan güneş koruyucuların UVA ve UVB korumalı, suya ve terlemeye karşı dirençli olması gerektiği unutulmamalıdır.

Cildinizi kuru bırakmayın

Güneşli havalarda cilt bakımının en önemli basamaklarında birisi de cildin nemlendirilmesidir. Güneşe fazla maruziyet, daha sıcak havalarda ise denize ya da havuza girmek cildin nem ihtiyacını arttırmaktadır. Bu yüzden cildimizi nemlendirmeyi ihmal etmemeliyiz.

Saçlarınız ışıltısını kaybetmesin

Güneş ışınları cildi olumsuz etkilediği gibi saçları da yıpratabilmektedir. Saçın parlaklık ve esneklik kaybına neden olan güneş ışınları, kuru ve mat görünmesine de yol açabilmektedir. Güneşin zararlı etkilerinden korunmak için, dışarı çıkarken bir şapka ya da bandana kullanılabilir. Bunun yanında saçı besleyen maskeler, UV filtreleri ve antioksidan içeren şampuan, krem ve spreyler kullanarak saçlar hem korunup hem beslenebilmektedir. Güneşe çıkarken, bileşiminde alkol ya da formaldehit olan ürünleri kullanmaktan kaçınılmalıdır.

 

Cildiniz için kavun, çilek ve maydanoz tüketin

Bazı besinler cilt için doğal koruyucu görevi görmektedir. Kavun, şeftali, havuç, kayısı, marul, brokoli gibi meyve sebzelerde bulunan karotenoidler; maydanoz, çilek, limon, semizotu gibi meyve ve sebzelerde bulunan C vitamini; yeşil yapraklı sebzelerde bulunan lutein, balık yağında bulunan omega 3 ile E vitamini içeren besinlerin tüketilmesi cilt için oldukça faydalıdır.  

 

Modern yöntemlerle pürüzsüz bir cilde sahip olabilirsiniz

Cilt altında bulunan bağ dokusu elemanları su tutarak cildin kaybettiği nemi tekrar kazandırmaktadır. Güneşin etkisiyle nemsiz kalan ve matlaşan cilde uygulanan kozmetik işlemler bağ dokusu üretimini tetikleyerek mat görünüm yerine, ışıltılı bir görünüm sağlamaktadır. Derinin üst tabakasını soyarak, yeni ve taze bir cilt oluşumuna zemin hazırlayan kimyasal peeling gibi işlemlerin, güneşin kendini fazlaca hissettirdiği dönemlerde yapılmaması gerekir.

 

Cilt sağlığı ile ilgili tüm önlemlerin alınmasına rağmen cilt için profesyonel yardım alınması da gerekebilmektedir. Yaza girerken uygulanabilecek işlemler, bağ dokusu üretimini arttırdığı gibi sivilce ya da güneş ile oluşan lekeleri de ortadan kaldırabilmektedir.

 

  • Mezoterapi: İlaçların küçük miktarda karıştırılarak cilt altına enjekte edilmesidir. Cildi yenileyen, leke, cilt kırışıklığı ve cilt sarkmalarına etkili olan doğal ve faydalı bir yöntemdir.

 

  • PRP (Platelet Rich Plasma) uygulaması: Uygulama yapılacak kişinin kanı alınır ve özel cihazlarda santrifüj edilir. Bu santrifüj işlemi sonucunda trombositten zengin plazma elde edilir. Elde edilen materyal yaklaşık 1 cm aralarla cilde enjekte edilmektedir. Bu plazma, kök hücreleri uyararak yeni ve sağlıklı hücre üretimini sağlamaktadır.  

 

  • Mikro iğneleme teknikleri (dermapen,dermaroller uygulamaları): Üzerinde çok sayıda mikro iğnecik bulunan cihazlarla yapılan işlem anestezik kremin sürülmesinden 30 dk sonra uygulanmaktadır. Cihazdaki mikro iğneler sayesinde ciltte on binlerce mikro kanal açılmaktadır. Bu sayede işlem sonrası cilt üzerine verilen ilaçların emilimi arttırılır. Ayrıca çeşitli mekanizmalarla kollajen yani bağ dokusu üretimi ve yenilenmesi de sağlanır.

 

  • Altın iğneli radyofrekans : Halk arasında “altın iğne” olarak bilinen fraksiyonel radyofrekans uygulamasında altın iğneler vasıtasıyla cilt altına radyofrekans verilmektedir. Derinin alt tabakalarında meydana gelen ısı artışı sayesinde hasar oluşan cilt kendini onarma yoluna gider. Yeni ve sağlıklı hücre ile bağ dokusu üretimi tetiklenir.


Karbon peeling: Karbon partiküllerinin yüze uygulanması sonrası Q switched Nd-YAG lazerle yapılan bir işlemdir. Cilt tarafından emilen karbon maddesinin fazlası temizlendikten sonra lazer atışı ile tüm yüz taranır. Lekelerde düzelme yarattığı gibi derinin alt katmanlarına ulaşan lazer ışını kollajen ve elastin üretimini tetikler. Her mevsim uygulanabilen ağrısız bir yöntem olan karbon peeling uygulaması kızarıklık ya da morarmaya yol açmadığı için sosyal yaşamı etkilememektedir.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)