YEME BOZUKLUĞU
Yazar Merve Temur • Psikolog • 25 Ocak 2017 • Yorumlar:
Diğer bozukluklarda olduğu gibi, tek bir faktörün, yeme bozukluğuna yol açtığını söylemek doğru değildir. Çeşitli alanlarda yürütülmekte olan araştırmalar (kalıtım, beynin rolü, ince olmaya yönelik sosyokültürel baskılar, ailenin rolü ve çevresel baskıların rolü) yeme bozukluklarının bir kişinin yaşamındaki pek çok etkinin kesişmesi sonucunda ortaya çıktığını göstermektedir. Yeme bozuklukları, ergenlikte, çoğunlukla kadınlarda görülen ve yeme davranışının ciddi olarak etkilendiği psikiyatrik bozukluklardır. Anoreksiya nevroza(AN) ve bulimiya nevroza(BN) en çok bilinen ve tanınan yeme bozukluklarıdır
Kontrollü aile çalışmalarında yeme bozukluklarının ailesel geçiş gösterdiği kanıtlanmış, ikiz çalışmaları ile bu bulgu desteklenmiştir. Bununla birlikte çevrenin özellikle de kişinin bireysel ortamının etkisi yeme bozukluklarında önemli derecede etkili olmaktadır. Yeme bozuklukları karmaşık hastalıklar olduğu için bir çok genin etkisi ile çevre faktörü altında geliştiği söylenebilir
YEME BOZUKLUĞU TEDAVİSİ Yeme bozukluğu tedavisinde ilk adım düzenli psikoterapi yardımı ile kişinin yeme bozukluğu altında yatan duygusal sorunun bulunması, bu sorunun çözümüne yönelik çalışılmasıdır. Sağlıksız yeme davranışının tedavisinde diyetisyen ve psikoterapist iş birliği sağlanır. Kronik yeme bozukluğu vakalarında gelişen fizyolojik sorunlara müdahale açısından ise hekim kontrolü de işbirliğinin bir parçası olur
AŞIRI ŞİŞMANLIK VE İŞTAHSIZLIK
Bu 2 sendrom daha çok kadınlarda görülür ve iştahsızlık, bir kural olarak aşırı şişmanlığa çözüm olarak aşırı diyet yapmanın bir sonucu olarak gençlik yıllarında aşırı kilo kaybı olarak çıkar. Aşırı şişmanlık daha genel bir problemdir; iştahsızlığa göre daha az rastlanır.
Aşırı şişmanlık gençlik yıllarında iştahsızlığa dönüşebilir.hasta bu kez bir başka uca savrulur, yeterince yemek yemeyi bırakır ve yaşı ile boyuna uygun ortalama kilonun altına düşer. Hasta kilo kaybetmeye başladıktan sonra genellikle sinirli ve düşmanca tavırlar sergiler. Zaman zaman aşırı şişmanlık iç salgısal bozukluk, yani tiroidlerin ya da hipofiz bezlerinin daha az çalışması gibi bozukluklardan beslenebilir Aşırı şişmanlığa çevrenin verdiği tepki gündeme gelir. bu kimi ölçülerde çocuklukta da etkili olur. Çocuklar arkadaşları tarafından ‘’şişko’’ ya da ‘’çiroz’’ olarak çağırılabilir. Bununla beraber aşırı yemek yemekte teselli daha büyük bir anlam kazanır. Hasta teselli bulmak için aşırı yemek yer ve kilo alır. Aşırı şişmanlık
değersizlik hissinin kaynağı halini alır. İdari bir çaba sonucu aşırı yemek yemeyi bırakarak kilo verebilse dahi, karşılaşılan yeni hayal kırıklıkları sonucunda bu süreç yeniden başlar. Her iki türden vakaların tedavisi de güçtür. İştahsızlığın tedavisi aşırı şişmanlığa nazaran daha da güçtür.ciddi vakaların hastanede tedavi edilmeleri yerinde olabilir.