Yenidoğan Sarılığı
Yazar Zeliha Yılmaz • 15 Ocak 2019 • Yorumlar:
Yeni doğan sarılığı, zamanında doğan her 10 bebeğin 6 sında, erken doğanlarda ise 8 inde görülen ve genellikle ilk haftalarda ortaya çıkan bir sağlık problemidir. Sarılık, sebebine bağlı olarak bebeğin doğduğu gün ya da yeni doğan döneminin herhangi bir gününde belirginleşebilir.
Sık karşılaşılan bu hastalık, zamanında müdahale edilmediğinde bebekte kalıcı hasarlar bırakabildiği gibi, doğru teşhisle kısa sürede tedavi edilebilmektedir. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uz. Dr. Zeliha Küçüktaş, "Yeni doğan bebeklerde sarılık ve tedavisi" hakkında bilgi verdi.
Sarılık; bilirubin adı verilen, cilde sarı rengi veren bir maddenin kandaki seviyesinin yükselmesi ve deride birikmesi sonucu oluşur. Yenidoğanın sayısı fazla olan kırmızı kan hücrelerinin parçalanması ile bilirubin maddesi ortaya çıkar. Doğumdan önce bebeğin bilirubinini annenin karaciğeri temizler; doğumdan sonra ise bebeğin karaciğeri bilirubini temizleyebilecek kapasitede değildir ve kandaki bilirubin artarak sarılığa neden olur.
Sarılığın Tanısı Zamanında Konmalıdır
Dr. Zeliha Kücüktaş sarılığın tanısı hakkında şu bilgileri verdi;
Zamanında ve sağlıklı doğan bebeklerin yaklaşık %60’ı, erken doğan bebeklerin %80’i yaşamının ilk günlerinde sararabilir. Yüz bölgesinden başlayan sarılık daha sonra karın, kol ve bacaklarda belirginleşmeye başlayabilir. Ancak sarılık tanısı koymak için sadece vücuttaki renk yeterli değildir; kanda bakılacak “bilirubin” değeri ile bebeklerin sarılık durumu kontrol edilir. Total bilirubin değerleri 5 mg/dl’ nin üstüne çıkan her bebek sarılık tanısı alır. Bundan sonra sarılığın nedenlerini bulmak ve ona göre takip etmek önemlidir.
Anne Sütü Sarılık Tedavisi Sırasında Büyük Önem Taşıyor
Bebeğin sık aralıklar ile anne sütü alması bilirubinin vücuttan atılımını hızlandırdığını ve sarılığın erken düzelmesini sağladığını belirten Küçüktaş, ‘‘Yenidoğanda sarılık oluşturabilecek başka nedenler de vardır. Bunlardan en sık görüleni kan grubu uyuşmazlığına (ABO veya Rh uyuşmazlığı) bağlı oluşan sarılıktır. Bu durumlarda alyuvarlar cok hızlı bir biçimde parçalanır ve çok fazla miktarda bilirubin açığa çıkar. Diğer nedenler bebeğin yeterince beslenememesi, diyabetli annelerin bebekleri, bazı zor doğan bebekler, bebeğin enfeksiyonu, anne sütü sarılığı, ya da doğuştan gelen bazı hastalıklar sayılabilir. Erken doğmuş bebekler sarılık açısından daha dikkatli takip edilmelidir. İlk 24 saatte sarılığı gözlenen bebeğin takibi ve değerlendirilmesi ise çok önemlidir‘‘ dedi.
Fototerapi tedavisi ile beyinde meydana gelebilecek hasarların önüne geçilebilir
Sarılık düzeyi belirli seviyenin üzerine çıktığında ve uygun tedavi edilmediğinde beyin dokusu üzerinde kalıcı hasara ve uzun dönemde nörolojik bozukluklara neden olabildiğini belirten Zeliha Küçüktaş, Bunu önlemek için, bilirubin düzeyi yükseldiğinde "fototerapi" denen ışık tedavisi vakit geçirilmeden doktor gözetiminde başlanmalıdır. Bebek, bu tedavi sırasında hastanede en az 6- 8 saat belirli bir dalga boyunda ışık veren elektrikli cihazın altına yatırılır. Bu uygulama sırasında anne bebeğini doktorun önerdiği şekilde aralıklarla emzirmeye devam edebilir. Fototerapi tedavisi yenidoğan sarılığı için oldukça etkili bir yöntemdir. Ancak nadiren de olsa; sonuç vermediği hastalarda kan değişimi işlemi yapılması gerekebilmektedir. Bilirubin seviyesi riskli düzeyin altındaki bebekler ise doktor kontrolünde takip edilmeli ve gerekli durumlarda müdahale edilmelidir‘‘ dedi.