Yenidoğanlarla ilgili Sık Sorulanlar

9 aylık heyecanlı bir bekleme süreci sonrası minik mucizenize kavuştunuz, bundan sonra ise sihirli ve keyifli bir büyüme serüveni sizleri bekliyor. Onun için hep en doğrusunu, en güzelini yapmak istiyorsunuz…

Durun tahmin edeyim, normalde günlük hayatınızda kendi adınıza hiç sorgulamadığınız en ufak detaylar kafanızı karıştırıyor ve birilerine danışmak istiyorsunuz değil mi ?

O zaman buyurun, sizleri alt satırlara doğru alalım ve anne babaların bebek büyütürken kafalarına en sık takılan soruları ve cevaplarını burada gözden geçirelim…

SORU: İlk banyoyu ne zaman yaptıralım ?

CEVAP: Bebekler doğduklarında ciltte verniks kazeoza denilen koruyucu bir cilt tabakası ile doğarlar, o nedenle ilk 24- 48 saat yıkanmasın ki sağlıklı bir cilt yapısının temelleri atılsın isteriz. Sonrasında doğduğu hastanedeki bebek hemşireleri tarafından banyo eğitimi verilirken yıkanıp eve çıkışı sağlanır. Evdeki ilk banyo zamanı ise göbek düştükten sonraki 24. saatte kaynatılmış ılıtılmış suyla yapılsın isteriz. Bu süreçte vücut temizliğinin  müslin bez ya da yumuşak bir sünger ve kaynatılmış ılıtılmış su ile silerek yapılması uygundur. Göbeğin kuru ve temiz kalması enfeksiyon gelişmesine engel olacaktır.

 

SORU: Tırnaklarını kesmek için gerçekten kırkının çıkmasını beklemek gerekir mi ?

CEVAP: Hayır, tırnak uzamışsa uygun bir bebek tırnak makası ya da bebekler için uygun bir törpü ile tırnaklar dipten olmamak koşuluyla kesilebilir.

 

SORU: Emzik kullanımını uygun buluyor musunuz ?

CEVAP: İlk bir ay bebek ve anne memesi arasına hiç bir şey girsin istemiyoruz ne emzik, ne biberon !!! Daha sonra doktorunuzun önerisi doğrultusunda kullanılabilir.

 

SORU: Bebeğin yaşadığı ortamın ısısı konusunda bir türlü evdeki bireylerle anlaşamıyoruz, doğrusu nedir acaba ?

CEVAP: Bir bebeğin sağlıklı ve huzurlu olması için uygun ortam ısısı gündüz 22- 24 C, gece ise 20 C dolaylarında olmalıdır.  


 

SORU: Bebeğimin doyduğunu nasıl anlarım ?

CEVAP: Burada dikkat edilmesi gereken bir kaç nokta var…

   *emerken yutkunma sesini duymak

   *emdikten sonra sakinleşip bir süre olsun huzurlu uykuya geçişi

   *veee en önemlisi günlük yaptığı idrar miktarı ve rengi: Karnı doyan bir bebek ilk bir hafta boyunca en az günü kadar idrar yapar. Yani ilk gün en az 1 kez, ikinci gün en az iki kez, üçüncü gün en az 3 kez gibi… Yedinci sekizinci günden sonra günde ortalama 7-8 defa idrar yapmasını bekleriz. Eğer yaptığı idrar miktarını bu şekilde görüyorsanız ve bezindeki idrar rengi açıksa karnı doyuyor demektir.

 

SORU: Genellikle evdeki büyüklerimiz hep bebeği kalın giydirmemiz yönünde telkinde bulunuyorlar, sizce doğru mu ?

CEVAP: Bebeğin vücut ısısı genellikle anne vücut ısısıyla paraleldir. O nedenle kış aylarında annenin giydiğinden bir kat fazla giyinik olması yeterlidir.

 

SORU: Bebeğimizin ateşini nasıl ölçmeliyiz ve normali kaç olmalı ?

CEVAP: Koltukaltından ölçüm: Basit ölçüm tekniği nedeniyle sık kullanılır. 37.5 C nin üzeri ateş kabul edilir.

 Kulaktan ölçüm: Kontrollerde aynı kulaktan ölçüm yapılmalıdır, kulağının üstüne yatmadığından emin olunmalıdır. Kulak zarının açığa çıkması için ölçüm esnasında kulak kepçesi hafifçe geri ve yukarı çekilerek ateş ölçer yerleştirilmelidir.. Kulaktan ölçümde 37,8 C üzeri ateş kabul edilebilir.

   Ben kendi pratiğimde makat ve ağızdan ateş ölçümünü çok önermiyorum. 

Gelelim ateşin değerlendirmesine ...

Ateş 39 derecenin üzerine çıkıyor ve 72 saatten daha uzun sürüyorsa

 Ateşle birlikte sürekli ağlama, inleme ve huzursuzluk hali varsa ve ateş düşmesine rağmen huzursuzluğu devam ediyorsa,

Daha önce havale geçirmişse

Ateşle beraber cildinde kırmızı mor döküntüler oluşuyorsa Sürekli uyuklama hali, bilinç bulanıklığı

Ön bıngıldağında atma ve kabarıklık durumu varsa

Ağız mukozasında kuruluk, gözyaşının olmaması, göz küresinde ve bıngıldakta çöküklük gibi sıvı kaybı bulguları varsa

Zor ve sık nefes alma ense sertliği, devamlı kusma, sık ishal gibi durumlar varsa vakit kaybetmeden mutlaka doktora başvurmak gerekir. 

Unutmayınız ki ilk 3 ay ateş veya hipotermi dediğimiz vücut ısısının düşük olması çok ciddi hastalıkların habercisi olabilir, o nedenle bu aylardaki bebeklerde bu tarz durumlar gözleniyorsa hızlıca doktora başvurulmalıdır...



 

SORU: Bebeğimin el ve ayakları genellikle soğuk, bu üşüdüğü anlamına gelir mi ?

CEVAP: Hayır, bebeklerde uç kısımlarda kan dolaşımı daha yavaş ve cilt ince olduğu için el ve ayak daha soğuk olabilir ama bu üşüdükleri anlamına gelmez. Göğüs ön yüz ve ense kısımlarını elinizle kontrol ettiğinizde soğuk değilse tedirgin olmayın

 

SORU:   Bebeğim memede bir iki dakika kaldıktan sonra bol sütü bir miktar alıp, ağlayarak memeyi bırakıyor, nedeni ne olabilir ?

CEVAP: Sütün çok aşırı miktarda ve hızlı geldiği durumlarda , sütün akış hızına yetişemeyen bebek ya tıkanır ya da yetişmeye çalışırken hava yutar ve bu durum bebeği huzursuz ettiği için meme reddine yol açabilir. Önce coşkulu sütü biraz sağıp göğüs yatıştırılarak bebek daha sonra emzirilirse bu geçiş süreci kolay atlatılabilir.

 

SORU: Aile büyüklerimiz sıkça bebeğin susayabileceğini ve bu nedenle arada bebeğe su vermemiz gerektiğini söylüyor , siz ne öneriyorsunuz ?

CEVAP: Anne sütünün % 70 ‘i sudan oluşur ve içeriği bebeğin gerek kalori, gerek sıvı ihtiyacını karşılayacak şekildedir, o nedenle ilk 6 ay ek olarak su verilmesi önerdiğimiz bir uygulama değildir. 

 

SORU: Bebeğimin doğum sonrası 1 haftalıkken memelerinde şişlik oluştu, sebebi nedir ve normal midir ?

CEVAP: Doğum sonrası annede süt salgılanmasını sağlayan hormonlar emzirmeyle birlikte bebeğin kanına da karışır ve bu durum bebekte memelerin şişmesine yol açabilir ve hatta bazen memelerinden süt bile gelebilir. Geçici bir durumdur, müdahale önerilmez, sıkıp boşaltmaya çalışmak ya da ovalamak enfeksiyon gelişmesine yol açabilir.Lütfen ellemeyiniz,ovalamayınız.

 

SORU: Kız bebeğimde arada vajinal bölgesinden akıntı geliyor, hatta bir keresinde adet kanaması gibi kanlı, mukuslu bir sıvı geldi, ne yapmalıyım ??

CEVAP: Bu durum da yine anneden geçen hormonların etkisiyle ortaya çıkan masum bir durumdur, ciddi bir kanama olmadığı sürece müdahale, tetkik gerekmez.

 

SORU: Bebeğimizin saç diplerinde sarı yapışık kabuklanmalar var, nasıl müdahale etmeliyiz ?

CEVAP: Halk arasında konak olarak adlandırdığımız bu durum yenidoğanlarda sıkça karşılaşılan bir cilt sorunudur. Öncesinde badem yağı ya da zeytinyağı gibi bir ürünle 1 saat kadar yumuşatıp, ardından konak önleyici şampuanlarla sıkça yıkamak, fırça ile saç diplerine masaj yapmak sorunun çözülmesine yardımcı olur.



 

SORU: Bebeğimin göbeğinde dışarı doğru uzanan iki cm’e yakın bastırınca içeri doğru itebildiğim bir şişlik var, göbek fıtığı denildi. Bununla ilgili nasıl bir yol izlemeliyiz ?

CEVAP: Bazı bebeklerde karın kaslarının zayıf olması ile ilişkili olarak göbek çukurunda barsakların fıtıklaşması durumu olabilir, genellikle 2 yaşa kadar kendiliğinden düzelen bir durumdur. Nadiren cerrahi müdahale gerekir. Burada en önemli nokta göbeğe kuşak sarmak, para bağlamak gibi eski geleneksel yaklaşımlardan uzak durmaktır. Çünkü bunlar bilinenin aksine yanlış yaklaşımlar olup, fıtığın boğulmasına yol açabilen tehlikeli uygulamalardır.

 

SORU: Yenidoğan bebeğimin cildinde yüzünde toplu iğne başına benzer sivilce gibi şeyler var, gövdesinde de ara ara isilik gibi kızarıklıklar oluyor. Neden olur, ne yapmam gerekir ?

CEVAP: Bunlar çoğu zaman dünyaya adaptasyon sürecinde ortaya çıkan hormonal değişiklikler sebebiyle gördüğümüz masum durumlardır. Yüzündekiler milia, gövdesindekiler ise toksik eritem olarak adlandırılır. Sık sık yıkamanız, terlemesine izin vermemeniz, cildine hava aldıracak pamuklu giysiler giydirmeniz yeterli olacaktır.

 

SORU: Bebeğimin göbeği düştükten sonra o bölgede sulanma ve akıntı oluyor, doktora başvurmalı mıyız ?

CEVAP: Evet doktorun görmesi gerekir. Genellikle göbek kordonu düştükten sonra o bölgede güdük doku kalmışsa bu durum gelişir. Çoğu zaman gümüş nitrat dediğimiz bir çubukla o bölgenin kurutulması ile sorun çözülür.

 

SORU: Sağlık bakanlığının rutin aşı takvimindeki aşıları yaptırıyoruz, fakat bunların dışında uygulanan bir takım aşılar varmış, bunlar nelerdir ve bu konudaki yaklaşımınızı öğrenebilir miyiz ?

CEVAP: Ülkemizde uygulanan aşı takvimi oldukça geniş kapsamlı bir takvimdir. Fakat rotavirüs enfeksiyonu dediğimiz ciddi ishal, kusma ve kilo kayıplarına yol açan virüse karşı koruyucu aşı uygulaması bakanlığımızın hali hazırda uyguladığı aşı takviminde yer almamaktadır. O nedenle bu aşının uygulanmasını öneriyoruz. Bunun dışında özellikle erken yaş çocukluk çağında görülen meningokok menenjiti olarak adlandırdığımız beyin ve etrafını saran meninks denilen zar tabakasının enfeksiyonuyla seyreden ağır bir enfeksiyon hastalığı mevcut. Buna dair aşılamanın da rutin aşı takviminde yer almasa dahi yapılmasını kesinlikle öneriyoruz...Unutmamak gerekir ki ; insanlık tarihi boyunca sağlık adına en önemli buluşların başında önce temiz su, ardından ise aşıların icadı gelir. 

   

   Bebeğinizle çıktığınız bu uzun ve heyecanlı serüvenin hep mutlu,sağlıklı anılarla dolu olması dileğiyle...

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Serpil Can Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Uzm. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)